18. Ceza Dairesi Esas No: 2016/13890 Karar No: 2016/17316 Karar Tarihi: 09.11.2016
Hakaret - tehdit - kasten yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/13890 Esas 2016/17316 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakaret, tehdit ve kasten yaralama suçlarından mahkum edildi. Tüm kanıtlar ve savunmaların eksiksiz sunulması sonucunda verilen mahkumiyet kararı, vicdani kanıtın doğru ve kesin olduğu şekilde verildi. TCK'nın 53/1-b maddesi uygulanamayacağından, infaz evresinde re'sen gözetilmesi gerekmektedir. Ancak, sanık hakkında tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetin kesin nitelikteki adli para cezasından ibaret olması nedeniyle, TCK'nın 58'inci maddesinin uygulanamayacağının göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılması suretiyle verilen mahkumiyet kararı onanmıştır. Kanun maddeleri; TCK'nın 53/1-b ve 58. maddeleri, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve fıkrası, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi şeklinde belirtilmiştir.
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen hakaret, tehdit ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış ise de, mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde re"sen gözetilmesi mümkün görüldüğünden, bu hususun bozmayı gerektirmediği, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetin, kesin nitelikteki adli para cezasından ibaret olması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görülmüş ise de, bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnamedeki isteme kısmen uygun olarak, “tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılması” suretiyle HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.11.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.