8. Hukuk Dairesi 2012/8142 E. , 2012/9693 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi
... ile ... ve ... aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılamasında mahkemenin görevsizliğine dair Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 15.03.2012 gün ve 2033/338 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar ... vekili ile ... vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili dava dilekçesinde, Kumrular Caddesi 6/D numaralı işyeri niteliğindeki taşınmazın davacı tarafından 10.12.2009 tarihinde Tataroğlu int. Tat firmasından kiralandığını, üzerinde davacı tarafından işletilen ticari işletme bulunan taşınmaza Tataroğlu İnt. Tat ortağı ve aynı zamanda davacının kayınbiraderi olan ..."nun müdahalede bulunarak davacının işyerine girmesini engellediği gibi, aynı işyerinin gayri resmi olarak davalı ... tarafından işletilmesi için sözleşme yaptığını açıklayarak her iki davalının taşınmaza yönelik haksız müdahalesinin önlenmesine ve taşınmazın davacıya teslimine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, davacının taşınmazda herhangi bir hakkının bulunmadığını, dayanılan kira sözleşmesinin sahte olduğunu, davacının kira akdinin geçerli olmadığını Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/705 E. sayılı dava dosyasında ikrar ettiğini bildirmiş ve davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı ... vekili ise, Nihat"ın dava konusu taşınmaz ile ilgisi bulunmadığından davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, taraflar arasında kira akdi bulunmadığından ve taraflar arasındaki uyuşmazlık zilyetliğe dayalı meni müdahale davası niteliğinde olup, taşınmazın değeri itibariyle görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar Nihat ve Barlas vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Mahkemece davanın görevden reddine karar verilmiş ise de, bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır. Davacı, ... dava konusu taşınmazı davalı ..."ın ortağı olduğu Tataroğlu İnt. Tat dan kiraladığını ileri sürmüş olup esas olarak bu kira sözleşmesine dayanmaktadır. Dosya içinde bulunan Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/705-1654 Esas ve Karar sayılı ilamında, dava konusu taşınmazın tapu kayıt malikleri tarafından ... ve ... aleyhine olarak, taşınmazın kiracısı konumundaki ... ve diğer ortaklarının, taşınmazı ..."a kiraladıkları gerekçesi ile tahliye davası açmış olup, mahkeme yapmış olduğu yargılama sonucunda, ... ve ortakları ile kayıt malikleri arasında kira ilişkisi bulunduğu,... her ne kadar kayıt maliklerinin kiracısı değilse de, kira sözleşmesinde taşınmazın alt kiracıya kiralanması yasaklanmadığından gerek ... gerekse de alt kiracı niteliğindeki ..."ın fuzuli şagil sayılmayacağından davanın reddine karar verilmiştir. TMK.nun 981, 982, 983 ve 984. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kimsenin zilyetliğini korumak üzere kurulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. Somut olayda davacı yukarıda açıklandığı üzere kira ilişkisine dayandığından davanın TMK.nun 981 ve devamı maddelerine dayanan zilyetliğin korunması olarak kabulü yerinde değildir. Mahkemece davacının Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011 / 705 - 1654 Esas ve Karar sayılı ilamında belirlenen alt kiracılık ilişkisi göz önünde tutularak toplanan delillere göre işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Kabule göre de, TMK.nun 981 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan davalarda, dava konusu taşınmazın değerine bakılmaksızın HUMK.nun 8/II-3. bendine göre Sulh Mahkemeleri görevli bulunduğu dikkate alınmadan davanın görev yönünden reddine karar vermekte doğru değildir.
Davalılar vekillerinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı ...nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 440/III-2 bendi gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara ayrı ayrı iadesine 01.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.