3. Hukuk Dairesi 2015/17144 E. , 2016/2336 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 1999 yılında evlendiğini, 2000 doğumlu ..., 2005 doğumlu ... adında çocuklarının olduğunu, davalının müvekkiline hakaret ettiğini, şiddet uyguladığını ve başka bir kadınla da ilişkisi olduğunu, davalının müşterek konutu terk ettiğini, gerek davacının gerekse çocuklarının infak ve iaşesi ile masraflarını karşılamadığını, bu nedenle davacı için 1000,00 TL, müşterek çocuk ... için 850 TL, müşterek çocuk ... için 650 TL, olmak üzere toplam 2500 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacının iddialarının asılsız olduğunu, eş ve çocuklarının ihtiyaçlarını karşıladığını, bu nedenle davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 800 TL, müşterek çocuk .... için 600 TL, müşterek çocuk ... için 600 TL olmak üzere aylık toplam 2.000,00 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT 9.maddesi uyarınca, nafaka davalarında; davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten (maktu vekâlet ücreti) düşük olmamak üzere, hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden nisbi vekâlet ücretine hükmolunur.
O halde, mahkemece; davada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı vekili lehine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.880 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu düşük vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Yine, 28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İBK."na göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, nafakaya dair taleplerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekirken,kararda nafakanın geçerlik tarihinin gösterilmemesi usul ve yasaya uygun bulunmamaktır.
Ne var ki; bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 4. fıkrasında yer alan "1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin” ifadesinin çıkartılarak, yerine " 2.880 TL nispi vekalet ücretinin" ifadesinin yazılması ve hükmün 1. fıkrasında yer alan “davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; sözcüklerinden sonra "dava tarihinden itibaren" ifadelerinin yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.02.2016 günü oybirliğiyle karar verildi.