Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/4335
Karar No: 2021/5018
Karar Tarihi: 17.05.2021

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2021/4335 Esas 2021/5018 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Şüphelilerin nitelikli dolandırıcılık suçundan soruşturulması sonucunda, çıkan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın, kanun yararına bozma talebi üzerine incelenmesi sonucunda bozulduğu ve soruşturmanın genişletilmesi gerektiği belirtildi. Kararda, Cumhuriyet savcısının ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği belirtildi. Kanun yararına bozma talebinin kabul edilmesi sonucunda, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince kararın bozulduğu, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesi gerektiği ifade edildi.
(Kapatılan)15. Ceza Dairesi         2021/4335 E.  ,  2021/5018 K.

    "İçtihat Metni"



    Nitelikli dolandırıcılık suçundan şüpheliler ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 24/09/2020 tarihli ve 2017/8997 soruşturma, 2020/10998 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 23/10/2020 tarihli ve 2020/4282 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 17/02/2021 gün ve 94660652-105-41-62-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak soruşturma dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/03/2021 gün ve 2021/23671 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar nazara alındığında,
    Dosya kapsamına göre, müşteki vekilinin bila tarihli dilekçesi ile müştekinin yurt dışında yaşadığını, şüphelilerden ..."ın 2012 yılı içerisinde müştekiyi diğer şüphelilerin ortağı olduğu ... Yapı isimli emlak firmasına götürdüğünü, şüphelilerin bir çok bölgede 2/B arazileri satın alma hususunda müştekiye aracılık edebileceklerini söylediklerini, yapılan görüşmeler sonucu müştekinin 2012 yılında arazi satın alacağı düşüncesi ile ödemeler yapmaya başladığını, ayrıca ... Yapı isimli firmaya komisyon ödediğini, şüpheliler ... ve ... ile 2/B arazileri için müracaatlarında rayiç satış bedeli üzerinden %30 komisyon alma konusunda anlaştıklarını, müştekinin yurt dışından ... ve ..."e farklı zamanlarda para gönderdiğini, ayrıca Türkiye"ye geldiğinde elden ödeme yaptığını, söz konusu firmaya vekalet verdiğini, ancak aralarında herhangi bir yazılı sözleşme yapmadıklarını, müştekinin yüklü miktarda ödeme yaptığını, sonradan yapılan görüşmelerde anılan durumdan farklı kişilerin de mağdur konumunda olduklarını öğrendiklerini, müşteki ile şüpheliler arasındaki anlaşmaya dayanak 2/B arazileri için herhangi bir başvuru yapılmadığını beyan ederek şikayetçi olması üzerine başlatılan soruşturma neticesinde, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca "taraflar arasındaki ihtilafın hukuksal ihtilaf mahiyette olduğu, müştekinin hukuk mahkemelerinde dava açma muhtariyetinin bulunduğu, ancak tüm dosya kapsamına göre iddia konusu edilen dolandırıcılık suçunun somut yasal unsurlarının gerçekleşmediği" gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
    Somut olayda, müştekinin alınan ifadesinde, şüphelilerden ..."ın kendisi adına 2/B arazisi satın aldığını beyan ederek kendisine tapu kayıtları gösterdiğini, şüphelilerinin hileli hareketleri ile ikna edildiğini, şüphelilerden ... ... hakkında benzer şekilde başka mağdur tarafından şikayetçi olunması üzerine kendisinin oyalandığını ve dolandırıldığını net olarak anladığını beyan etmesine ve soruşturma kapsamında şüpheli ... adına düzenlenen tapu ve satış belgelerinin tapu kayıtları ile uyumlu olum olmadığının sorulması üzerine ... Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğü"nün 02/12/2019 tarihli yazısı ile satış belgesine konu 3986 ada 5 parsel sayılı taşınmazda şüpheli adına aktif ya da pasif hisseye rastlanmadığı, hatta şüpheli adına söz konusu bölgede hiçbir kayıt bulunmadığının bildirilmesine, yine ... Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğü"nün bila tarih ve 1968828 sayılı yazısından ... İlçesi ... Köyü 1728 ada 2 parsel nolu taşınmaza konu şüpheli adına tanzim edilmiş tapu senedinin sahte olma olasılığının çok yüksek olduğunun, ... Köyü"nde hiçbir zaman 1728 adanın olmadığının bildirilmesine karşın, resmi belgede sahtecilik suçundan bu yönden soruşturma yapılmadığı gibi, bu şekildeki bir sahtecilik karşısında, belge aslı temin edilemese dahi şüphelilerin eylemlerinin dolandırıcılık kastına yönelik olduğuna ilişkin yeterli şüphe bulunduğunun kabul edilmesi gerektiği, diğer yandan doğrudan satış belgesinin sahte olup olmadığı konusunda da bir araştırma yapıldıktan sonra bu yönden de sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, soruşturmanın genişletilmesi yerine, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, itirazın reddine ilişkin ... 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 23/10/2020 tarih ve 2020/4282 D.İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 17/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi