Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/8093 Esas 2013/8025 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8093
Karar No: 2013/8025
Karar Tarihi: 28.3.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/8093 Esas 2013/8025 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/8093 E.  ,  2013/8025 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, ... Girişi Kentsel Dönüşüm projesi kapsamında, evini konut karşılığında davalı idareye devrettiğini, 3246 numaralı kıymet takdir komisyonu analiz raporunda bina, müştemilat ve ağaç bedelinin 6505 TL olarak belirtilmesine rağmen kendisine eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek bakiye 5854 TL"nin tahsili için yaptığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiştir.
    Davalı davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece 5854 TL"na yönelik itirazın iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 sayılı HMK.nun 294.maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK.nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK.nun 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir.
    Somut olayda mahkemece hüküm kurulurken kısa kararda kötü niyet tazminatının reddine karar verilmiş, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında icra inkar tazminatının kabulüne karar verilmiş olmakla kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluşmuş olup, bu ise az yukarıda açıklandığı üzere usul ve yasaya aykırıdır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenle bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 28.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.