Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/370 Esas 2013/2897 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/370
Karar No: 2013/2897
Karar Tarihi: 19.03.2013

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/370 Esas 2013/2897 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/370 E.  ,  2013/2897 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili,... 4901 ada 3 ve 4 sayılı parsellerin kısmen kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kaldığı halde, 1974 yılında yapılan genel kadastro sırasında tapu kaydı oluşturulduğunu bildirerek halen davalı üzerine kayıtlı olan tapunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 3 sayılı parselin (A) işaretli 1221 m² ve 4 sayılı parselin (A) işaretli 84 m² taşınmaz bölümlerinin tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1940 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1980 - 1984 ve 1989 yıllarında yapılarak dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulamaları vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise 1974 yılında yapılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli 4901 ada 3 ve 4 sayılı parsellerin (A) işaretli bölümlerinin kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı ve kadastro mahkemesinin 1989/1 sayılı orman kadastrosuna itiraz dosyası ile bir ilgilerinin bulunmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 19/03/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.