MAHKEMESİ : Kumluca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 08/11/2013
NUMARASI : 2012/384-2013/659

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.08.2012 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen 08.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı M.. A.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, maliki olduğu .. parsel taşınmazının sınırındaki yola davalının taşkın sera yapmak ve ağaç dikmek suretiyle elattığını ileri sürerek müdahalesinin önlenmesini ve yolun eski hale getirilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı M.. A.. vekili temyiz etmiştir.
Dava, yola elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemlerine ilişkindir.
Türk Medeni Kanununun .. sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesi gereğince yollar kamu malı niteliğinde olup, yararlanılması umuma aittir. Bu özellikleri gereği yoldan yararlanma hakkı olan özel kişilerin de, varsa elatmanın giderilmesi için dava açmaya hakları vardır.
Somut olayda, 24.06.2013 tarihinde yapılan keşif sonucu düzenlenen 30.06.2013 günlü fen bilirkişi rapor ve krokisinde, davalının .. parsel sayılı taşınmaza yaptığı seranın yola taşkın olduğu ve dikmiş olduğu söğüt ağaçları ve tahliye kanalının kadastro paftasında yol olarak ayrılan ve taşınmaz içerisinde kaldığı belirtilmiştir.
Davacının kamu malı niteliğindeki yola davalının elatmasının önlenmesi ve eski hale getirilmesi hususunda dava açma hakkı olup mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı M.. A.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 08.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.