Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/6210 Esas 2019/5127 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6210
Karar No: 2019/5127
Karar Tarihi: 06.03.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/6210 Esas 2019/5127 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/6210 E.  ,  2019/5127 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 06.11.2012-30.09.2014 tarihleri arasında güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız ve hukuka aykırı olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalılardan tahsilini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili, husumet itirazında bulunarak, davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Diğer davalı şirketler davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, feshe neden olan olaya ilişkin olarak davacı tanıklarının davacının küfür etmediği yönünde beyanda bulunması, davalı tanıklarının da davacının küfür ettiği yönünde beyanda bulunması karşısında, işçi lehine yorum ilkesinden hareketle, davacı tanıklarının beyanlarına üstünlük tanınarak, davalı işverence iş sözleşmesinin haklı nedene dayalı olarak feshedildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı Kanun’un 25. maddesinin II. bendinin (b) fıkrasına göre, işçinin işverene veya ailesine karşı şeref ve namusuna dokunacak sözler söylemesi veya davranışlarda bulunması ya da işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması veya işçinin işverene veya aile üyelerinden birine sataşması haklı fesih sebebi olarak sayılmıştır.
    Somut olayda güvenlik görevlisi olarak çalışan davacının iş sözleşmesi güvenlik müdürüne küfürlü hakarette bulunması ve onur zedeleyici davranışta bulunarak huzursuzluk yaratması, iş disiplinini ihlal etmesi nedenleriyle haklı sebeple feshedilmiştir. Dosya içeriğine göre 23.09.2014 tarihli tutanakta davacının " A... koyduğumun çocuğu... "şeklinde küfürlü sözler söylediği belirtilmiştir. Tutanak mümzi davalı tanığı, davacının küfür ettiğini beyan ederek tutanak içeriğini doğrulamıştır. Davacı tanıkları her ne kadar, olayın olduğu gün koridorda güvenlik müdürünün odasının kapısının önünde olduklarını ve davacının küfür, hakaret içeren herhangi bir söz söylediğini duymadıklarını beyan etmişler ise de, davacı tanıklarının işverenle husumetlerinin bulunduğu anlaşılmakta olup, salt husumetli tanık beyanlarına itibar edilerek sonuca gidilmesi mümkün olmadığı gibi davacı tanıklarının anlatımları olayın oluşuna da uygun düşmemektedir. Bu durumda feshe ilişkin görgüye dayalı bilgisi bulunan davalı tanığının beyanına ve tüm dosya kapsamına göre, işverence yapılan feshin haklı nedene dayandığı kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 06.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.