13. Hukuk Dairesi 2012/28749 E. , 2013/7859 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 4-5 yıl önce davalı ..."tan 7.500,00 TL para aldığını, bu paranın karşılığında 100 ton pancar verileceğinin kararlaştırıldığını, ancak kuraklık nedeniyle pancarın verilemediğini, davalıların bu parayı yüksek faiz ile arttırdıklarını, bu süreçte annesi..."a kredi çektirdiğini ve ..."ın da kefil olduğunu, 8.500 TL ödenip, 100 ton pancarında verildiğini, İcra dosyasına 1.500 TL"nin yatırıldığını, şimdi de ... İcra Müdürlüğü dosyaları olan 2010/108, 2009/105 ve 2010/122 Esas sayılı dosyalarda 8.824,59 TL para tahsil edildiğini, yani 7.500 TL karşılığı olarak 18.824,59 TL para ile 100 ton pancar ödenmiş olduğunu, böylelikle fazlasıyla ödeme yapmış olduğunu, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla fazladan ödenen 8.000 TL"nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ... İcra Müdürlüğü"nün 2010/108, 2009/105 ve 2010/122 Esas sayılı dosyalarına kesilen paranın davalılara ödenmemesi için tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar icra takip dosyasında alacakların yazılı belgeye dayandığını, bunun aksinin ancak eş değerde bir belge ile ispatlanabileceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, borç ilişkisine dayalı olarak davalı tarafça haksız şekilde fazladan para tahsil edildiği iddiasına ilişkindir. Davacı, davalılardan bir süre önde borç para aldığını, bedelini nakden ve malen ödemesine rağmen aşırı şekilde faiz işletilerek borçlandırıldığını, bu konuda ceza davası açıldığını ileri sürmüştür. Davacı, davalılardan ..."ın tefecilik suçundan yargılandığı Boğazlıyan Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/41 esas sayılı yargılamasında katılan sıfatı ile verdiği ifadesinde, ..."ten 7.500,00TL borç para aldığını, karşılığında 30.000,00TL ödediğini, bir kısım borçlar yönünden de pancar verdiğini ancak halen daha borcunun bitmediğini ve hakkında takip başlatıldığını ileri sürerek şikayetçi olduğunu beyan etmiş, mahkemece de sanık ..."in dosyamız davacısı katılan ..."a faizle borç para verdiği, karşılığında senet aldığı kabul edilerek sanığın tefecilik suçundan mahkumiyetine karar verilmiş, karar henüz kesinleşmemiştir. Mahkemece, davanın mahiyeti itibari ile davacının tanık dinletme talebinin yerinde olmadığı, Boğazlıyan Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/41 Esas 2011/272 Karar sayılı ceza dosyasında davalılardan ... hakkında tefecilik suçundan mahkumiyetine karar verilmiş ise de, mahkumiyet kararının gerekçesinde dava dilekçesinde belirtilen icra takip dosyaları ve takibe dayanak senetlere ilişkin herhangi bir somut maddi vakaya değinilmediği, dolayısıyla ceza dosyasındaki mahkumiyet kararının eldeki dava yönünden delil olma özelliği bulunmadığı gerekçesi ile ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş ise de, ceza yargılamasında alınan ifadeler ve davacının beyanlarından her iki dosyadaki vakıaların birbiri ile bağlantılı olduğu anlaşılmakta olup, ceza davasında verilecek kararın eldeki bu davayı etkileyeceği gözetilerek BK"nın 53.maddesi uyarınca, ceza yargılamasının kesinleşmesi beklenip, her iki davada ileri sürülen vakıalar birlikte değerlendirilerek neticesine göre hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir.
2- Bozma sebebine göre diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2)nolu bentde açıklanan nedenle diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.