Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/639
Karar No: 2014/17465

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/639 Esas 2014/17465 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/639 E.  ,  2014/17465 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ :Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 16.09.2014 günü temyiz eden davalı ... vekili Av.... geldi. Karşı taraf davacı ... ile vekili gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.16.09.2014(Salı)

    (Muhalif) (Muhalif)

    KARŞI OY YAZISI

    1-Türk Medeni Kanununun 169"ncu maddesinde “ Boşanma veya ayrılık davasının devamı süresince hakimin gerekli olan geçici önlemleri re"sen alacağı” hükme bağlanmıştır. Bu düzenleme, kaynağını, eşlerin evlilik birliğinden doğan yasal yükümlülüklerinden alır. Evlilik birliği sona ermiş ise, Türk Medeni Kanununun 169"ncu maddesinde gösterilen geçici önlemlere de artık başvurulamaz. Tarafların yabancı mahkemece boşanmalarına karar verilmiş, bu karar Türkiye"de tanınmış, tanıma kararı 11.7.2013 tarihinde kesinleşmiştir.

    Tanımayla, yabancı mahkemece verilen boşanma kararı “kesin hüküm” halini almıştır. (5718 s..... m.58/1) 5718 sayılı ...Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 59"ncu maddesinde yer alan hükme göre, yabancı ilamın kesin hüküm ve kesin delil etkisi, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade eder. Bu hükümden çıkan sonuç şudur: Eğer yabancı mahkemece verilmiş olan hukuk davasına ilişkin bir karar Türkiye"de tanınmış ise, o ilamın kesin hüküm etkisi, tanımaya ilişkin kararın kesinleştiği tarihten değil, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren başlar. Başka bir ifade ile, yabancı mahkemece verilen boşanma kararı tanınmakla, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte taraflar boşanmış sayılırlar ve evlilik birliği bu tarihte sona ermiş olur. Nüfusa da, yabancı mahkemece verilmiş olan kararın kesinleşme tarihi boşanma tarihi olarak yazılır. (Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik m.58/1) Yabancı mahkemece verilen boşanma kararının 21.9.2009 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Dolayısıyle, bu tarihten sonra açılmış bir boşanma davası, açıldığı andan itibaren konusuz hale gelir. Çünkü, yabancı mahkemece verilen ve tanınmış olan boşanma kararıyla, evlilik birliği sona ermiştir. Evlilik birliğinin sona ermesiyle de, eşlerin birbirlerine karşı, bu birlikten doğan yasal yükümlülükleri de aynı tarihte ortadan kalkmıştır. O halde, bu tarihten sonra, davacı ve yanında bulunan ortak çocuk için Türk Medeni Kanununun 169"ncu maddesi çerçevesinde tedbir nafakasına hükmedilemez. Bu husus nazara alınmayarak davacı eş ve yanında bulunan müşterek çocuk için Türk Medeni Kanununun 169"ncu maddesine göre tedbir nafakası tayini doğru bulunmamıştır.
    2-Mahkemece, “davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranmasına” dayanılarak, kişilik haklarına saldırı oluşturan bu eylem sebebiyle davacı yararına Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi gereğince manevi tazminata hükmedildiği görülmektedir. Davalının bir başka kadınla gayri resmi ilişkisinin yabancı mahkemece verilen boşanma kararından sonraki dönemde gerçekleştiği dosyadaki delillerden anlaşılmaktadır. Evlilik birliği yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren sona erdiğine göre, davalının sadakat yükümlülüğü de artık mevcut değildir. Bu yükümlülük, evlilik ayakta durdukça kesintiye uğramaz ise de, sona erdikten sonra böyle bir yükümlülük artık söz konusu olmaz. Bu sebeple evliliğin hukuken sona ermesinden sonraki bu olaya dayanılarak davacı yararına Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi uyarınca manevi tazminata hükmolunamaz. Bu husus nazara alınmadan, isteğin reddi yerine davacı yararına yazılı şekilde manevi tazminata hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırıdır. Temyiz edilen hükmün bu sebeplerle bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun onama kararına bu iki sebeple katılamıyoruz.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi