Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/6292 Esas 2013/7817 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6292
Karar No: 2013/7817
Karar Tarihi: 28.3.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/6292 Esas 2013/7817 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/6292 E.  ,  2013/7817 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalının kendisine ait toplu taşıma hakkını imtiyaz bedeli karşılığı davalıya devrettiklerini ancak davalının sözleşme ile belirlenen tarihlerdeki imtiyaz bedelini ödemediğini bildirerek tahsili için başlattıkları icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne, inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise de mahkemece alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçe gösterilerek davacının bu konudaki talebinin reddine karar verilmiştir. İİK.nun 67/2 maddesi hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağın likit ve belli olması, yani borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya belirlenmek için bütün unsurlar bilinmekte veya bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından tahkik ve tayin edilmesi mümkün nitelikte olması yeterlidir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tesbit edebilir 2013/6292-7817
    durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
    Açıklanan yasal kuralların ışığında, takip konusu alacak değerlendirildiğinde davacı yararına icra-inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, Mahkemece yargılama gerektiğinden bahisle bu kalem istemin reddine karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Nevarki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyip kararın düzeltilerek onanması HMUK"un 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının reddine,2.bentte açıklanan nedenle kararın hüküm fıkrasındaki davacı yararına icra inkar tazimatı talebinin reddine ilişkin cümlenin silinerek hüküm fıkrasına”Kabulüne karar verilen asıl alacak miktarının % 40"ı üzerinden hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine “ cümlesi eklenerek düzeltilmesine,kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.