Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/15040 Esas 2014/17429 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15040
Karar No: 2014/17429

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/15040 Esas 2014/17429 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/15040 E.  ,  2014/17429 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Manisa 1. Aile Mahkemesi
    TARİHİ :18.02.2014
    NUMARASI :Esas no:2014/22 Karar no:2014/130

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından; tamamı yönünden, davalı (banka) tarafından ise; vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı kadının temyiz itirazları yersizdir.
    2-Davalı Türkiye Finans Katılım Bankasının vekalet ücretine yönelik temyizinin incelenmesine gelince;
    Davalı koca adına kayıtlı davaya konu taşınmazın davalı banka tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip sonucu cebri icra ile satış sonucunda davalı banka tarafından satın alındığı anlaşılmaktadır. Bu durumda Türk Medeni Kanununu 194. maddesi gereğince işlem diğer eşin rızasına bağlı olmaktan çıkmış olup, dava konusuz hale gelmiştir. Mahkemece de bu hususa işaret edilen Dairemiz bozma ilamına uyularak, konusu kalmayan dava hakkında “karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilmiş ve davacı yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmiştir. Dava konusuz kalmış ise yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumları belirlenerek bunun sonucuna göre takdir ve tayin edilmesi (HMK.md.331/1) gerekir. İpotek tesis tarihinde tapu kütüğünde taşınmazın “aile konutu” olduğuna ilişkin bir şerh bulunmadığına göre, lehine ipotek tesis edilen bankanın kazanımı iyiniyetli olması halinde korunur (TMK.md.1023). Zira, Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi ile tapuya güven ilkesine bir istisna getirilmiş değildir. Kanunun iyiniyete hukuki bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır. İyiniyetin varlığı asıl olduğuna göre, lehine ipotek tesis edilen davalının kötüniyetli olduğunu kanıtlama yükümlülüğü bunu iddia edene düşer (TMK.md.6). Toplanan delillerden, lehine ipotek tesis edilen davalı bankanın, davacı eşten ipotek tesisine rızası bulunduğuna ilişkin yazılı, imzalı muvafakat aldığı, üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiği anlaşılmaktadır. O halde davalı banka lehine tesis edilen ipotek geçerlidir ve kaldırılması için gereken koşullar oluşmamıştır. Davacının davanın açıldığı tarihte haklı olduğu gerçekleşmediğine göre davalı banka lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davacı yararına vekalet ücretine karar yerilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple davalı banka yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davacıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının Banka"ya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.15.09.2014(Pzt.)


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.