Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/531
Karar No: 2011/4435
Karar Tarihi: 19.9.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/531 Esas 2011/4435 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/531 E.  ,  2011/4435 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil

    ...ile Hazine ve Soğukpınar Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 23.08.2010 gün ve 224/364 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... dava dilekçesinde; 131 ada 84 sayılı parseli, ... isimli şahıstan 1966-1967 yılları arasında satın aldığını, eklemeli zilyetlikle birlikte 70-80 yıldan beri kullandığını, Hazine ve köy tüzel kişiliği ile bir ilgisi bulunmadığı halde kadastro çalışmaları sırasında davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tescil edildiğini belirterek anılan parselin tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir.
    Davalı Hazine temsilcisi davanın reddini savunmuştur.
    Davalı gösterilen Soğukpınar köy tüzel kişiliğine dava dilekçesi tebliğ edilmesine karşın yargılama oturumlarına katılmamıştır.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine 101 ada 84 sayılı parselin teknik bilirkişinin 20.8.2010 tarihli rapor ve krokisinde B harfi ile işaretli 20.280,01 m2’lik bölümünün davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan 18.687,10 m2’lik kısmının ise Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, harici satın alma ve eklemeli zilyetlik hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 996, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Mahkemece, yazılı gerekçe ile krokide B harfi ile gösterilen bölüm bakımından davanın kabulüne karar verilmiş ise de, hükme esas alınan 20.8.2010 tarihli teknik bilirkişi ...’a ait ölçekli kroki TMK.nun 713/7. fıkrasına uygun olarak düzenlenmediğinden infaza elverişli bulunmadığı belirlenmiştir. Uzman bilirkişi ziraat mühendisinin raporunda ise, dava konusu taşınmaz üzerinde; “Sütleyen, Boğa dikeni, brom, taraxacumsp, yabani korunga, hindi diba vb” bitkilerin yer aldığı açıklanmıştır. Açıklanan bitkiler merada yetişen bitki türleri olup mahkemece, tahsisli ve kadim mera araştırması yapması gerekirken, bu husus üzerinde durulmaması doğru değildir.
    O halde mahkemece yapılacak iş; ziraat mühendisinin raporunda açıklanan bitki cinsleri gözönünde tutularak tahsisli ve kadim mera araştırmasının yapılması gerekmektedir. Bu nedenle taşınmazın bulunduğu Soğukpınar köyüne ait tahsisli ve kadim mera kayıtları ile haritalarının olup olmadığının Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüğü ile İlçe Özel İdare Müdürlüğünden sorulması, varsa getirtilerek dosya arasına konulması, yerel bilirkişilerin komşu köyler halkı arasından mahkemece seçilerek belirlenmesi, meradan yararı bulunmayan komşu köyler halkı arasından yaşlı tanıklarını bildirmeleri konusunda taraflara süre ve imkan tanınması, yerel bilirkişi ve tanıkların HUMK.nun 258 ve 259. maddeleri gereğince keşif yerine davetiye ile çağrılmaları ve keşif yerinde dinlenmelerinin sağlanması, tahsisli ve kadim meraya ait kayıt ve belgelerin teknik, yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla zemine uygulanması, tescili istenen taşınmazın tahsisli ve kadim mera kayıt ve belgeleri kapsamında kalıp kalmadığının saptanması, anılan belgeler kapsamında kalmadığının anlaşılması halinde taşınmazın kadim meradan açılmak suretiyle elde edilen yerlerden olup olmadığının yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, daha önce götürülmeyen başka uzman bilirkişi ziraat mühendisi aracılığıyla taşınmaz ve çevresindeki taşınmazların toprak yapısı incelenmek suretiyle dava konusu yerin kadim meradan elde edilen yerlerden olup olmadığı yönünde rapor alınması, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince senetsizden alınan taşınmazlara ilişkin liste Kangal Tapu Sicil Müdürlüğünce gönderilmiş ise de, 22.6.2010 tarihli listede yer alan parsellere ait kadastro tutanakları ve ekleri getirilmediğinden ve böylece gelen taşınmazların senetsizden tespit edilen taşınmazlar olup olmadığı anlaşılamadığından anılan parsellere ait kadastro tutanak ve eklerinin Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde tutulması gerekmektedir.
    Öte yandan teknik bilirkişi ...’ın 20.8.2010 tarihli krokisinde B harfi ile işaretli bölüm bakımından davanın kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar dava dilekçesinde 131 ada 84 sayılı parsel olarak dava konusu yer gösterilmiş ise de, 5.7.2010 tarihli yargılama oturumunda dava konusu taşınmazın 101 ada 84 sayılı parsel olduğu açıklanmıştır. Bu şekilde istek düzeltilmiştir. Dosya arasında bulunan orijinal pafta üzerinde yapılan incelemede ve teknik bilirkişinin krokisi ile orijinal pafta karşılaştırıldığında, kabulüne karar verilen B harfli yerin 101 ada 84 sayılı parseli birkaç parçaya ayırdığı anlaşılmaktadır. Söz konusu parçaların ise, birbirlerine bitişik olmayıp, kabul edilen kısım nedeniyle bağımsız birer bölüm haline geldiği görülmektedir. Bu nedenle orijinal pafta esas alınarak kabule karar verilecek bölümün açık bir biçimde kroki üzerinde işaretlenmesi, kabul edilecek kısım dışında kalacak ve birbirinden bağımsız olan bölümlerin de yine kroki üzerinde yüzölçümleri de hesaplanarak işaretlenmesi ve bunların raporda açıklanması gerekmektedir. Kroki bu haliyle infazda duraksama yaratmaktadır. Alınacak krokinin TMK.nun 713/7. fıkrasında açıklanan hususları içermesi zorunludur. Çünkü kroki kararın eki sayılır. Kabul edilen kısım dışında kalan bir parça için aynı ada ve parsel ile Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilir. Kalan diğer parçalar ise aynı ada köyün son parsel numaraları ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi kuraldır. Birbirlerinden bağımsız olan taşınmazların aynı ada ve parsel numarası ile tapuya kayıt ve tescili düzgün ve düzenli sicil tutulması ilkesine aykırı düşer. Çünkü sicil oluşturma kamu düzeni ile ilgilidir.
    Kabule görede dava konusu parsel Hazine adına tapuda kayıtlıdır. Tapulu taşınmazlarda husumet kural olarak kayıt malikine, kayıt maliki ölü ise mirasçılarına yöneltilerek açılır. Dava doğru hasım olan Hazineye yöneltilerek açılmıştır. Bundan ayrı husumetin davalı köye yöneltilmesi açıklanan kural gereğince doğru değildir. Köye karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru değil ise de, temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamış ve sadece hataya değinilmekle yetinilmiştir.
    Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.9.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi