Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/16099
Karar No: 2014/17416

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/16099 Esas 2014/17416 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/16099 E.  ,  2014/17416 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Denizli 1. Aile Mahkemesi
    TARİHİ :15.11.2013
    NUMARASI :Esas no:2013/178 Karar no:2014/815

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yapılan soruşturmaya, toplanan delillere, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere, özellikle ihtarın, Türk Medeni Kanununun 164. maddesi ile 27.3.1957 gün ve 10/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına uygun bulunmasına; davanın süresinde açılmış olmasına; davalının kanunen korunmaya değer bir sebep olmadığı halde ortak konutta aile birliğine dönmediğinin anlaşılmış bulunmasına göre temyiz itirazları yerinde olmadığı gibi, diğer yönlere ilişkin temyiz istemleri de varit değildir.Bu itibarla bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı ilam harcının temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 15.09.2014 (Pzt.)

    KARŞI OY YAZISI
    Davacının talebi üzerine, davalı kadının müşterek eve dönmesi için Denizli 2. Aile Mahkemesinin 10.12.2012 gün ve 2012-527-546 D.İş sayılı ihtar kararı verilmiş ve bu karar davalı kadına 19.12.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı 12.03.2012 tarihinde terk (TMK. md. 164) hukuki sebebine dayalı olarak temyize konu bu davayı açmıştır. Mahkemece “davalının haklı bir sebep ileri sürmeden eve dönmediği” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davacının davalıya fiziksel şiddet uyguladığı ve evden kovduğu anlaşılmaktadır. Sayın çoğunluk davalının ihtar üzerine kanunen korunmaya değer bir sebep olmadığı halde ortak konuta ve aile birliğine dönmediği ve dönmemekte haklı olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olduğunu kabul etmiştir.
    4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 164. maddesine göre;
    “Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır. (TMK.md.164)
    Yukarıya aynen metni alınan 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 164. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi ile yeni getirilen düzenleme ile artık, eşini terke zorlayan veya ortak konuta dönmesini engelleyen eş de, terk etmiş sayılmaktadır.
    Davacı koca, davalı eşini fiziksel şiddet uygulayarak müşterek evden kovmuştur. Bu olgu ile yukarıda açıklanan “diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.”şeklindeki yasal düzenleme birlikte ele alındığında davacı kocanın gerçekte iddia ettiği gibi “terk edilen” değil, “terk eden” eş olduğunun kabulü gerekir.
    Yargıtay Hukuk genel Kurulunun 04.11.2009 gün ve 2009/2-4 esas, 2009/484 karar sayılı ilamında da açıklandığı gibi terke dayalı boşanma davasında dava açma hakkı, kanunun açık deyimiyle sadece “terk edilen eşe” ait bulunduğundan, diğer eşi ortak konutu terke zorlayan veya ortak konuta dönmesini engelleyen eş “terk eden eş” konumunda olmakla, terk nedeniyle boşanma davası açma hakkı bulunmamaktadır. Bu sebeple terk eden eşin, terk hukuki sebebine dayanarak boşanma davası açması mümkün değildir.
    Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün bozulması gerektiğini düşündüğüm için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi