Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında Ç.. Mahallesi çalışma alanında bulunan 1591 ada 31 parsel sayılı 720,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmazın bahçe olarak 15 yıldan beri Fevzi oğlu M.. M.. ve Fazlı oğlu A.. A.."ın fiili kullanımında olduğu şerhi verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, çekişmeli parselin sadece kendi zilyetliğinde olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, Ç.. Mahallesi 591 ada 31 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinde "iş bu taşınmaz bahçe olarak 15 yıldan beri Fevzi oğlu M.. M.. ve Fazlı oğlu A.. A.."ın fiili kullanımındadır" ibaresinin iş bu taşınmaz bahçe olarak 15 yıldan beri Fazlı oğlu A.. A.."ın fiili kullanımındadır" şeklinde düzeltilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı Kadastro Müdürlüğünü temsilen Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, Ç.. Mahallesi 1591 ada 31 parsel sayılı 720,52 m2"lik taşınmazın sadece davacı A.. A.."a ait olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Dava, niteliği itibariyle kullanım kadastrosu sırasında Hazine adına tespit ve tescil edilerek beyanlar hanesinde davacı ile birlikte M.. M.."ın kullanımında olduğuna ilişkin şerh verilen taşınmazın beyanlar hanesinde sadece davacının zilyet olunduğunun gösterilmesi istemiyle açılmış olup, kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Bu nitelikteki davaların tapu maliki Hazine ile birlikte lehine kullanım şerhi verilen kişi ya da kişilere yönelik açılması gerekir. Davacı tarafından lehine kullanım şerhi verilen M.. M.. yanında tapu maliki Hazinenin taraf olarak gösterilmesi gerekirken, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmiştir. Dava dilekçesindeki anlatım ve istemden, dava edilmek istenenin aslında Kadastro Müdürlüğü değil, Hazine olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın sadece Kadastro Müdürlüğüne yöneltildiğinden söz edilemez. Ortada belirgin biçimde temsilcide yanılgı hali vardır. O halde Mahkemece temsilcide yanılma hali re"sen gözetilerek, davanın tespit maliki Hazineye yöneltilmesi için davacı tarafa süre verilmeli, davanın Hazineye yöneltilmesi halinde davaya devam edilip, tarafların delilleri toplanıp, değerlendirilerek davanın esası hakkında karar verilmelidir. Taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek hüküm verilmesi isabetsiz olduğu gibi, dosya içerisine 1591 ada 31 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağı getirildiği halde hüküm fıkrasında 591 ada 31 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 04.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.