Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5194
Karar No: 2020/5634
Karar Tarihi: 23.11.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/5194 Esas 2020/5634 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2018/5194 E.  ,  2020/5634 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "... ve ilgili İlçe Belediyesinin davaya dahil edilmesi, dava tarihinden en az 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı evreye ilişkin streoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığı"ndan, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İl Kadastro Müdürlüğü"nden getirtilerek taşınmaz başında, fen bilirkişi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve jeolog bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılması, taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği hususlarının yerel bilirkişi ve tanıklardan sorulup açıklattırılması, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları ve uydu fotoğrafları üzerinde streoskopik inceleme yaptırılması, 3 kişilik ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın belirtilen dönem içindeki niteliğini ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen raporlar ve jeolog bilirkişisinden çekişmeli taşınmazın aktif dere yatağı olup olmadığı ve özel mülke konu edilip edilemeyeceği hususunda gerekçeli rapor alınması ve daha sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 04/09/2017 tarihli fen bilirkişisinin raporu ekindeki krokide (A, B, C, D, F, G) harfleri ile gösterilen kadastro harici alanların davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma ilamının gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Her ne kadar bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A, B, C, D, F, G) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümleri üzerinde, davacı yararına Kadastro Kanunun 14 ve 17. maddesinde belirtilen zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Bir taşınmazın niteliğinin ve kullanım durumunun belirlenmesinde en önemli delil hava fotoğrafı incelemesi olduğundan, Mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamında belirtildiği üzere, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi döneme ilişkin farklı evrelerde çekilmiş en az 3 adet hava fotoğrafı üzerinde jeodezi ve fotogrametri mühendisi eliyle inceleme yaptırılması gerektiği halde, belirtilen konularda kanaat vermeye elverişli döneme ait tek (1984 yılı) hava fotoğrafının incelenmesiyle yetinilmiş ve bu hava fotoğrafının incelenmesi sonucu sunulan raporda, bu tarih itibariyle taşınmaz bölümleri üzerinde tarımsal faaliyet yapılmadığı belirtilmiş olmasına rağmen dava tarihi olan 2011 yılı esas alındığında 20 yıllık zilyetlik süresinin belirlenmesi açısından 1991 yılı ile 1984 yılı arasında çekilmiş başka hava fotoğrafının bulunup bulunmadığı araştırılmamış ve zilyetlik süresinin tespiti açısından elverişli olmayan 2002 yılı hava fotoğrafı incelemesi neticesi sunulan rapor hükme esas alınmış ve böylelikle hava fotoğraflarından yöntemine uygun şekilde yararlanılmamış, jeolog bilirkişinin ve ziraatçi bilirkişinin taşınmaz bölümlerinin evveliyatları, kullanım süreleri, nitelikleri ve üzerlerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarına ilişkin somut verilere dayalı açıklama içermeyen yetersiz raporlarıyla yetinilmiş, komşu taşınmazlara ait kayıtlar getirtilerek mahalli bilirkişi ve tanık beyanları denetlenmemiş ve bu kayıtların çekişmeli taşınmaz bölümleri yönünü ne gösterdikleri üzerinde durulmamış ve yerel bilirkişi ve tanıkların soyut ve yetersiz beyanlarına dayanılarak hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaz bölümlerini gösteren dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı zaman dilimine ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Müdürlüğü"nden, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tutanak ve dayanakları ilgili yerlerden getirtilip dosya arasına konulmalı; Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve denetimin sağlanması bakımından ilgili sayfanın çıktısı dosya içeresine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihi olan 2011 yılı esas alınarak 15-20-25 yıl öncesine bulunamadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere ait farklı dönemlerde çekilmiş (incelenen 1984 yılı hava fotoğrafı da dahil olmak üzere) en az üç adet hava fotoğrafı getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeolog bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; komşu taşınmazların dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmaz yönünü ne okuduğu belirlenmeli; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümlerinin toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz bölümleri üzerindeki ağaçların hangi bölüm üzerinde bulunduğu açıklanmak suretiyle yaşlarını ve cinslerini, üzerlerindeki bitki örtüsünü, taşınmaz bölümlerinin imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığını, böyle yerlerden iseler imar-ihyaya konu olmaya başladıkları ve ihyalarının tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını içerir somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeolog bilirkişisinden taşınmaz bölümlerinin dere yatağı vasfında olup olmadıklarını ya da dere yatağından kazanılıp kazanılmadıklarını ve derenin aktif alanında
    kalıp kalmadıklarını açıklayan ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlemesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden, dosyaya getirtilen stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmaz bölümlerinin sınırlarını ve niteliğini, imar-ihyaları tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; teknik bilirkişiye ise, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmaz bölümlerini komşularıyla birlikte gösterir şekilde krokili rapor düzenlettirilmeli ve böylelikle zilyetlikle kazanma şartlarının davacı lehine oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu yönler göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de, dava konusu taşınmaz bölümlerinin yüzölçümlerinin belirtilmeden infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.11.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi