15. Ceza Dairesi Esas No: 2013/23603 Karar No: 2016/868 Karar Tarihi: 26.01.2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/23603 Esas 2016/868 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, KVK servisine gönderilen ve tamir edildikten sonra kendisine teslim edilen cep telefonunu, çalıştığı kargo şirketinde kurye olarak çalışan sanık, katılana ulaştırmayarak mal edip hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemiştir. Mahkeme, sanığın suçlu olduğuna ve TCK'nın 155/2, 62, 52/2-4 ve 53 maddeleri gereğince cezalandırılmasına hükmetmiştir. Ancak, TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuş ve hüküm fıkrasında yer alan; 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılıp yerine, “TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tam
15. Ceza Dairesi 2013/23603 E. , 2016/868 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 52/2-4 ve 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; ...Kargo"da kurye olarak çalışan sanığın, katılan tarafından ..."da bulunan ... isimli satış bayii aracılığı ile ... KVK servisine gönderilen ve tamir edildikten sonra... Kargo"ya verilerek sanığa teslim edilen cep telefonunu katılana ulaştırmayarak mal edindiği anlaşılmakla; eylemin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında aşağıdaki bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçu işlemediğine ve hiçbir delil bulunmadığı halde daha önceki sabıkası nedeniyle cezalandırıldığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasında yer alan; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/01/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.