17. Hukuk Dairesi 2016/7124 E. , 2016/11919 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacıya ait... plakalı dorsenin davalı ... şirketi nezdinde kasko sigortası ile sigortalı olduğunu, dolgu malzemesinin boşaltılması esnasında aracın kasasının sağa doğru yatması sonucu tek taraflı maddi hasarlı kaza meydana geldiğini, davacıya ait aracın hasara uğradığını, davacının hasarının giderilmesi yönündeki talebin davalı tarafından hasarın sigorta kapsamı dışında kaldığı gerekçesi ile reddedildiğini, söz konusu hasarın davacı tarafından giderildiğini, ve 10.300 TL ödediğini, sigorta şirketinden alacaklı olduğunu, davaya konu hasarın yük nedeni ile meydana gelmediğini, hasarın yükün boşaltılması esnasında yerin sağa doğru eğimli olması nedeni ile yana doğru oluşan ağırlık, lifti zorlaması gibi birden çok sebebin varlığı, nedeni ile aracın yana yatması sonucu meydana geldiğini, araçta oluşan hasarın teminat kapsamında olduğundan bahisle meydana gelen kaza nedeni ile davacının uğradığı ve poliçe kapsamında kalan zararın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalı ... şirketinden tahsili talep edilmiştir.
Davalı vekili tarafından davaya konu aracın davalı firma tarafından kasko poliçesi ile sigortalandığını, ... Sigorta Genel Şartları A.5. Maddesi çerçevesinde dışındaki taleplerin teminat dışı bulunduğunu, tutulan tutanakta dorsenin ağırlık nedeni ile sağ tarafının katlanarak bükük vaziyette olduğunu, yüklenen dolgu malzemesinin kapağı patlattığının belirtildiği, davacının açık olarak Genel Şartlara aykırı tutum ve davranışı neticesinde müvekkili şirketin zararı tazmin etmeye yükümlülüğünün bulunmadığını, ödemeye ilişkin tüm delillerin toplanmasından önce şigorta şirketinin temerrüdünün gerçekleşmeyeceğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Dava tarihinden önce, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Yasa"nın 73/1. maddesinde "Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir" şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Yasa"nın 3. maddesinin 1. fıkrasının (l) bendinde, "Tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzer sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder" şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Somut olayda, davacı, davalıya kasko sigortalı aracının hasarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmektedir. Yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve düzenlemeler ışığında, somut uyuşmazlıkta davacı sigortalı tüketici konumunda olup, davalı ... şirketi ile aralarında akdedilen sigorta sözleşmesi bir tüketici işlemidir. O halde, tüketici işleminden kaynaklanan bu uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülmesi gerekir. Tüm bu açıklamalarla mahkemece, Tüketici Mahkemesi"nin görevli olduğuna ilişkin görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma ilamının kapsam ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 26.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.