MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçu yönünden verilen mahkumiyet kararına karşı sanık müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
a) Sanık ..."ın suç tarihinde... Emniyet Müdürlüğüne bağlı... polis merkez amirliğinde görev yaptığı, sanığın amiri katılan ..."e yönelik bilgi toplamaya başlayarak bu kapsamda katılanın aldığı evin sahibi ile iki kez görüşme yaparak görüşmelerden sonra içerik itibari ile gerçeğe aykırı iki adet tutanak tuttuğu olayla ilgili olarak sanık hakkında görevi kötüye kullanma ve kamu görevlisinin sahteciliği suçlarından kamu davası açılmış ise de sanığın sahtecilik bilinç ve iradesi ile hareket etmediği eylemlerinin kül halinde 5237 sayılı TCK"nin 257. maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin eksik inceleme ve değerlendirme sonucu suç vasfında hataya düşülerek zincirleme şekilde kamu görevlisinin sahteciliği suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
b)Dosya kapsamında bulunan suça konu belgelerin akıbeti hakkında bir karar verilmemesi yasaya aykırı,
c) 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 14.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.