Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık ve imar kirliliğine neden olma
Hüküm : CMK"nın 223/2-c. maddesi gereğince beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık ve imar kirliliğine neden olma suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan ... müşteki vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Müşteki ... vekilinin imar kirliliğine neden olma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
..."nın sanık hakkında açılan imar kirliliğine neden olma suçundan haberdar olduğu ve 17.03.2010 tarihli duruşma günü bildirildiği halde vekili vasıtasıyla davayı takip ederek usulüne uygun şekilde katılma hakkını kullanmadığı anlaşılmakla, müşteki vekilinin vaki temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Katılan ... vekilinin 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
İzmir I numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 06.10.1995 tarih ve 5932 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit alanı ilan edilen Urla ilçesi, ... köyü,... mevkiinde bulunan, 741 sayılı parsel üzerindeki dubleks dairenin tapuda sanık ... adına kayıtlı olduğu, sanık tarafından 03.09.2003 tarihinde satın alınan bu binaya, sanık tarafından izin alınmadan beş beton kolon üzerine oturtulmuş, 3.60x6.10 metre genişliğinde betonarme teras ile bahçeye 2x2.60 metre genişliğinde ahşaptan müştemilat yapıldığının ... görevlilerince tespit edildiği, sanığın izin almadan yaptırdığı yapılar nedeniyle hakkında soruşturmaya başlandığı ve hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçu ile imar kirliliğine neden olma suçundan davanın açıldığı, her ne kadar davaya konu yerde yapılan 06.05.2010 tarihli keşfe iştirak eden inşaat mühendisi bilirkişinin 18.05.2010 tarihli raporunda, izin alınmadan yapılan beton kolon üzerine oturtulmuş teras ile üzerindeki pergolenin doğal yapıya bir zarar vermediği, bahçeye yapılan temelsiz ahşap müştemilatın da doğal yapıya bir zararının bulunmadığı, bu yapılar nedeniyle ekolojik yapının bozulmadığı belirtilmiş ve bu rapora dayanılarak yargılama sonunda sanığın beraatine karar verilmiş ise de, sanığın 1. derece doğal sit alanı içerisinde kalan binası ile bahçesinde izin almadan, esaslı inşai ve fiziki müdahalede bulunduğundan üzerine atılı suçun sabit olduğu, sanığın olay yerinin sit alanı içerisinde kaldığını bilmediğine, pergole ile kolondaki taş kaplamayı 2003 yılında yaptırdığına dair beyanı karşısında, mahkemece, sit alanına ilişkin Kurul kararının, mahallinde usulüne uygun şekilde ilan edilip edilmediğinin, ilan edilmiş ise edilme tarihinin araştırılması ve konusunda ehil mimar ve inşaat mühendisi bilirkişilerin katılımı ile mahallinde keşif icra edilerek, suça konu ilave yapılarda kullanılan malzemelerde ve betonunda eskilik, renkteki solmalar ve yıpranma durumu dikkate alınarak, izinsiz inşai müdahalelerin yapılış tarihi tereddüte yer vermeyecek şekilde tespit edilerek, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.