Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/23349 Esas 2016/810 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/23349
Karar No: 2016/810
Karar Tarihi: 25.01.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/23349 Esas 2016/810 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir. Sanık, sigorta acentesi olduğu şirketten tahsil ettiği poliçe bedellerinden 3.288,62 TL'yi şirkete göndermeyip zimmetinde tutmuştur. Sanık, ödemelerini yaptığını ancak mükerrer olarak yazılan poliçe bedellerini ve bazı işlemlerle ilgili miktarları ödemediğini savunmuştur. Ancak bilirkişi raporunda, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, hangi poliçelerin sanığın kestiği ve ödemelerin yapılıp yapılmadığı belirlenerek hüküm kurulması gerektiği ifade edilmiştir. Kanuna uygun şekilde yapılmayan hüküm bozulmuştur.
5225 sayılı kanunun 155/2, 5237 sayılı kanunun 62/1, 5237 sayılı kanunun 50/1-a, 5237 sayılı kanunun 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet hükmü verilmiştir.

15. Ceza Dairesi 2013/23349 E. , 2016/810 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62/1, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında 11/12/2009 olması gereken suç tarihinin 2010 olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Sanığın katılan ..."in yetkilisi olduğu ... Sigorta Aracılık Hiz. Ltd. Şti."nin tali acentesi olduğu ve sanığın sigortalılardan tahsil ettiği poliçe bedellerinden 3.288,62 TL"yi katılan şirkete göndermeyerek zimmetinde tuttuğunun iddia ve kabul edildiği olayda;
Sanığın 2009 yılı Nisan ayına kadar tüm ödemelerini yaptığını ancak 2009 yılının ilk üç ayı ile ilgili olarak kendisinde bulunan cari hesap dökümleri ile katılan şirketin gönderdiği dökümler arasında farklılık olduğunu tespit ederek, mükerrer olarak yazılan poliçe bedellerini ve katılan şirket tarafından yapılıp acente kayıtlarına geçen işlemler ile ilgili miktarları ödemediğini, diğerlerini şirkete gönderdiğini savunması, 16/09/2011 tarihli bilirkişi raporunda dosyada mevcut bazı belgelerin okunamadığını belirtmesi ve sanığın beyan ettiği işlemler ile ilgili bir tespitte bulunmaması karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, aynı konu ile ilgili olarak ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/31 Esas sayılı dosyasının onaylı bir örneğinin getirtilip incelenmesi ve ihtilaflı olan döneme ilişkin poliçelerin hangisinin sanığın kestiği poliçeler olduğu belirlenerek varsa mükerrer olup olmadığı ve bunlara ilişkin ödemelerin yapılıp yapılmadığı hususu bilirkişi raporuyla açıkça tespit edildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 25/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.