16. Hukuk Dairesi 2014/223 E. , 2014/652 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : GÖRELE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2012
NUMARASI : 2010/138-2012/506
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda irsen intikal, taksim, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, A.. Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu, 109 ada 36, 47, 52, 111 ada 19, 113 ada 2, 114 ada 191, 192, 199, 209, 213, 116 ada 11, 13, 126 ada 58, 66, 175, 135 ada 8 ve 136 ada 23 parsel sayılı sırasıyla 923.80, 410.02, 1468.88, 1097.63, 393.57, 1271.71, 1348.02, 774.09, 695.16, 886.42, 360.68, 233.56, 945.77, 503.48, 3580.70, 3063.48 ve 1056.73 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan; 109 ada 36, 111 ada 19, 114 ada 191, 126 ada 58, 126 ada 66 parsel sayılı taşınmazlar davalı C.. S.., 109 ada 47, 114 ada 192, 116 ada 11 parsel sayılı taşınmazlar davalı S.. S.., 113 ada 2, 114 ada 199 parsel sayılı taşınmazlar davalı M.. S.., 109 ada 52 parsel sayılı taşınmaz payları oranında davalılar Salih ve 1954 doğumlu Mehmet ile Hasan, Kemal, Muammer, 1934 d.lu M.. S.., 114 ada 209 parsel sayılı taşınmaz eşit paylarla Hasan, Kemal ve davalı A.. S.., 114 ada 213 parsel sayılı taşınmaz payları oranında davalı Ali, Hasan, Kemal, Muammer, 1934 d.lu M.. S.., 116 ada 13 parsel sayılı taşınmaz payları oranında davalılar Salih ile 1954 d.lu Mehmet ve Hasan, Kemal, Muammer, 1934 d.lu M.. S.., 126 ada 175 parsel sayılı taşınmaz payları oranında Hasan, Kemal, davalı 1954 d.lu Mehmet, Muammer, 1934 d.lu M.. S.., 135 ada 8 parsel sayılı taşınmaz eşit paylarla Hasan, Kemal, davalı M.. S.., 136 ada 23 parsel sayılı taşınmaz Hasan, Kemal, davalı Salih, Muammer, 1934 d.lu M.. S.. adlarına tespit ve tescil edilmiştir. 1934 d.lu Mehmet payı kadastrodan sonra tapuda yapılan 26.08.2009 tarihli işlem sonucu mirasçılarına intikal etmiştir. Davacılar, çekişmeli taşınmazların ortak muristen intikal ettiğini ileri sürerek, davalıların miras paylarının iptali ile payları oranında adlarına tescil istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne, temyize konu 109 ada 36, 47, 52, 111 ada 19, 113 ada 2, 114 ada 191, 192, 199, 209, 213, 116 ada 11, 13, 126 ada 58, 66, 175, 135 ada 8, 136 ada 23 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptaline, 109 ada 36 ve 111 ada 19 parsel sayılı taşınmazların tamamı 960 pay kabul edilerek payları oranında davacı A.. S.. ve müşterekleri adına, 109 ada 47, 52 parsel, 113 ada 2, 114 ada 199, 209, 213, 116 ada 11, 13, 126 ada 58, 66, 175, 135 ada 8 ve 136 ada 23 parsel sayılı taşınmazların tamamı 160 hisse kabul edilerek; Mehmet A.. S.. mirasçıları adlarına miras payları oranında, 114 ada 191 ve 192 parsel sayılı taşınmazların ise S.. S.. adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm; davalılar Mustafa, Cemal, Ali, Salih ve M.. S.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar, çekişmeli taşınmazların ortak muris Mehmet A.. S..’dan intikalen geldiğini, bir kısım Mehmet Ali mirasçılarına miras paylarını sattıklarını, ancak davalılar Mustafa, Cemal, Ali, Salih ve M.. S..’nın miras paylarına karşılık herhangi bir bedel vermediklerini iddia ederek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının miras payları oranında iptal edilerek, adlarına tescil edilmesini istemişlerdir. Mahallinde yapılan keşif sırasında dinlenilen mahalli bilirkişi ve taraf tanıkları çekişmeli taşınmazlardan temyize konu; 109 ada 36 ve 111 ada 19 parsel sayılı taşınmazların terekeye dahil olmadığını, bu taşınmazların ortak muris Mehmet Ali’nin kardeşi Hanife’den geldiğini ve Hanife payının davalılar tarafından satın alındığını, 114 ada 191 ve 192 parsel sayılı taşınmazların ortak muris Mehmet Ali’den değil, davalıların annesi Saadet’ten intikalen gelen taşınmazlar olduğunu, 109 ada 52, 113 ada 2, 114 ada 199, 209, 213, 116 ada 13 ve 126 ada 175 parsel sayılı taşınmazların tarafların ortak murisinden intikalen gelen taşınmazlar olduğunu bildirilmişler, diğer dava konusu 109 ada 47, 116 ada 11, 126 ada 58, 66, 135 ada 8, 136 ada 23 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin herhangi bir beyanda bulunmamışlardır. Davalılardan Cemal, çekişmeli taşınmazlardan terekeye dahil olanlar karşılığında davacıların paylarını satın almak istemelerine rağmen davacıların talep ettikleri bedeli veremediklerini, ayrıca davacıların murisi Fatma’nın tespit sırasında miras payına karşılık pay istemediğini savunmuştur. Mahkemece, temyiz konusu 114 ada 191 ve 192 parsel sayılı taşınmazların davalıların annesi Saadet’e ait olduğu, 109 ada 36 ve 111 ada 19 parsel sayılı taşınmazlarda kök muris Mehmet Ali ile kardeşi Hanife’nin eşit oranda paya sahip olduğu ve Hanife payının Mehmet Ali mirasçıları Mustafa, Hasan ve Kemal tarafından satın alındığı, diğer taşınmazların ise ortak muris Mehmet Ali’den intikal ettiği kabul edilerek yazılı olduğu biçimde karar verilmiş ise de; kendilerinin payına yönelik dava açılmayan ve 109 ada 52, 114 ada 213, 116 ada 13, 126 ada 175, 136 ada 23 parsel sayılı taşınmazlarda paydaş olup, payı kayden intikal gören 1934 doğumlu M.. S.. mirasçılarının payı iptal edilerek davada taraf olmayan kişiler aleyhine durum yaratılmış, davası bulunmayan davalıların annesi Saadet ile davacılar dışındaki Mehmet Ali mirasçılarına da pay verilmek suretiyle 1086 sayılı HUMK 74 ve 6100 sayılı HMK’nın 26 maddesine aykırı olarak, talepten fazla ve davası bulunmayan kişiler lehine hüküm kurulduğu gibi, davacılar ile davalı Cemal tarafından süresinde bildirilen diğer tanıkların da beyanına herhangi bir neden gösterilmeksizin başvurulmamıştır. Sağlıklı sonuca ulaşılabilmesi için; çekişmeli taşınmazların başında, fen bilirkişisi, üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve tarafların bildirmiş oldukları tanıkların tümünün katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan; çekişmeli taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kimden ne şekilde intikal ettiği, usulüne uygun taksime tabi tutulup tutulmadığı hususlarında olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak beyan alınmalı, dosya kapsamı doğrultusunda değerlendirme yapılarak ve davada taraf olmayan kişiler lehinde ve aleyhinde hüküm kurulmaması gerektiği gözetilerek bir karar verilmelidir. Mahkemece yukarıda yazılı hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ve yasal düzenlemelere aykırı olarak karar verilmesi isabetsiz, davalılar Mustafa, Cemal, Ali, Salih ve M.. S.. vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine, 03.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.