Esas No: 2019/7229
Karar No: 2022/6640
Karar Tarihi: 27.04.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/7229 Esas 2022/6640 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık bir kişinin konut dokunulmazlığını ihlal, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından yargılanmıştır. Konut dokunulmazlığı ihlali suçundan kurulan hüküm sanık müdafinin temyiz talebi reddedilmiştir. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ise sanıkların temyiz talepleri yerinde görülmediği ancak hapis cezasının hesap hatası sonucu fazla cezaya hükmedildiği belirtilmiştir. Bu durumun yasaya aykırı olduğu ancak düzeltilebileceği vurgulanarak hüküm düzeltmesi yapılarak onanmıştır. Tehdit suçundan sanık müdafinin temyiz talebi ise Anayasa Mahkemesi tarafından geçici 5. madde iptali nedeniyle bozulmuştur. Bu durumda lehe hükümler içeren CMK'nın 251/3. maddesinin uygulanması imkanı doğmuştur ve yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu belirtilerek hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TCK.nın 106/1.1. cümle maddesi (tehdit suçu)
- TCK.nın 109/2. maddesi (kişiyi hürriyetinden yoksun kılma)
- 5237 sayılı TCK.nın 109/3-b. maddesi (kişiyi hürriyetinden yoksun kılma)
- 5320 sayılı Yasa
- 1412 sayılı CMUK.nın 322. ve 321. maddeleri
- 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesi
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 7/1. maddesi
-
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, konut dokunulmazlığını ihlal etme, tehdit
...
...
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafinin suçun sübutuna, kesin delil bulunmadığına yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanıklar ... ve ... haklarında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar hakkında TCK.nın 109/2. maddesinin uygulanmasıyla belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasından, 5237 sayılı TCK.nın 109/3-b. maddesi uyarınca bir kat oranında arttırım yapılırken hesap hatası sonucu hapis cezasının "4 yıl 12 ay" yerine, "5 yıl" olarak fazla cezaya hükmolunması,
Yasaya aykırı ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün A
./..
S/2
numaralı paragrafının b. bendi ve B numaralı paragrafın b. bendinde TCK.nın 109/3-b. maddesi uygulamasıyla belirlenen "5 yıl" ibaresi çıkarılarak yerine “4 yıl 12 ay” yazılması, suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafinin temyiz talebinin incelenmesinde;
a) 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK.nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK.nın 106/1.1. cümle maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b)Kabul ve uygulamaya göre de;
Dairemizin 2020/2463 Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin "01.01.2020 tarihi itibariyle... hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda .... basit yargılama usulü uygulanmaz" bölümündeki "hükme bağlanmış" ibaresinin Anayasanın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 7/1. maddesinde de aynı güvencelere yer verilerek "lehe kanunun uygulanması ilkesi" benimsenmiştir.
Maddi ceza hukukuna ilişkin hükümler içeren basit yargılama usulünün "hükme bağlanmış dosyalarda" uygulanmasını engelleyen 5271 sayılı CMK.nın geçici 5. maddesinin (d) bendindeki "hükme bağlanmış" ibaresinin basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren CMK.nın 251/3. maddesinin uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.