Esas No: 2019/8171
Karar No: 2022/6612
Karar Tarihi: 27.04.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/8171 Esas 2022/6612 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, eşi ve eşinin akrabalarına karşı işlediği kasten yaralama ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlamalarıyla yargılanmıştır. Mahkeme, sanığın kasten yaralama suçunu silahtan sayılan hortumla işlemesi nedeniyle hakkında TCK'nın 86/3-e maddesi uygulanmaması gerektiğini belirtmiş, ancak birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği dikkate alınarak temel ceza belirlerken alt sınırdan da uzaklaşılması gerektiğini vurgulamıştır. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin ise zincirleme suç hükümlerinin yanlış uygulanması ve diğer suçların çocuk mağdura etkisi dikkate alınmadığı için hüküm bozulmuştur. Hükme ilişkin kanun maddeleri ise aşağıdaki gibidir:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/3-e maddesi: Suçun, silah veya diğer aletle işlenmesi halinde cezanın artırılması
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 3. ve 61. maddeleri: Ceza sorumluluğunun kişisel olduğu ve yargılamanın adaletli yapılması gerektiği hususlarını düzenleyen maddeler
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/3-a-e maddeleri: Suçun, silah veya diğer aletle işlenmesi, mağdurların özel durumu gibi dur
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
...
...
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın, eşi ...'a karşı ikametlerinde su hortumu ile gerçekleştirdiği kasten yaralama eyleminin, yer ve zaman bakımından farklılık gösteren kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsuru olmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
1) Sanık hakkında mağdur ...'a karşı kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın, kasten yaralama suçunu silahtan sayılan hortumla işlemesi karşısında, hakkında 5237 sayılı TCK'nın 86/3-e maddesinin uygulanmaması ve TCK'nın 3. ve 61. maddeleri gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Yasanın 86/3-a-e maddesindeki birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği gözetilerek, temel hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafiilerinin, kararın hukuka aykırı olduğuna yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2) Sanık hakkında mağdurlar ..., ...ve ...'e yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
a) Sanık hakkında, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun mağdur sayısınca oluştuğu gözetilerek mahkûmiyet hükümleri kurulması gerekirken, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
./..
S/2
b) Olay günü, sanığın ikamette tartıştığı eşi ...'ın, evinde misafir olarak bulunan kız kardeşi ...ve on aylık küçük kızı ...'yi de alarak bir taksi ile Kars iline doğru yola çıktıkları, sanığın peşlerinden başka bir araç ile gelerek mağdurların bulunduğu aracın önünü kesip mağdurları zorla araçtan indirip kendisinin geldiği taksiye bindirdiği ve çobanlık yaptığı dağdaki kulübeye götürerek dere kenarında darp ettiği olayda, sanığın eylemini cebir kullanarak gerçekleştirmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 109/2. maddesi uyarınca cezalandırılması gerekirken, suç vasfında hataya düşülerek aynı Kanunun 109/1. maddesi gereğince uygulama yapılması,
c) Sanığın, tüm mağdurlara karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu silahtan sayılan taş ve sopa ile işlemesi karşısında, hakkında 5237 sayılı TCK'nın 109/3-a maddesinin uygulanmaması,
d) Sanığın, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemini gerçekleştirdiği mağdurlardan ...'in olay tarihinde çocuk yaşta olduğu kabul edilip, birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği gözetilerek, temel hapis cezası alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle tayin edildiği halde, uygulama maddeleri arasında 5237 sayılı TCK'nın 109/3. maddesinin (f) bendinin gösterilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiilerinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 326/son maddeleri gereğince sonuç ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 27.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
