13. Ceza Dairesi Esas No: 2012/3590 Karar No: 2013/13966 Karar Tarihi: 13.05.2013
Hırsızlıklık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2012/3590 Esas 2013/13966 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında mala zarar verme ve hırsızlık suçlarından kurulan hüküm temyiz edilmiştir. Mahkeme, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK'un 310/1. maddesi gereği sanığın hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından temyiz istemini reddetmiştir. Daha sonra, Yargıtay Genel Kurulu tarafından benimsenen bir içtihad doğrultusunda, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde, hırsızlık suçunun mağduruna iadesi söz konusu olduğunda, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın iyiniyetli bir şekilde geri verilmesi veya tazmin edilmesi gerektiği belirtilmektedir. Eğer suçlu kötü niyetli ise, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekmektedir. Dosya ve duruşma tutanakları incelendiğinde, sanığın temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve hükmün onanması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5320 sayılı Yasa, 1412 sayılı CMUK'un 310/1. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesi, ve 143. maddesi.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/3590 E. , 2013/13966 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlıklık, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: A-Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde; 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra sanık ...’ın hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, anılan Yasanın 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak temyiz isteminin REDDİNE, B-Sanık ... hakkında mala zarar verme ve hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay CGK"nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 esas ve 2013/106 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yetmez. Failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlaması yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir. Esasen iyiniyetli olan satın alanda bulunan ve hırsızlık suçuna konu olan eşyaya elkonulamaz. Hırsızlık suçuna konu eşyaya elkonulmasına rağmen, failin satın alandan aldığı para veya sağladığı menfaatin satına alana iade edilmemesi halinde, satın alana Devlet eliyle haksızlık yapılmış olur. Somut olayda, satın alan hakkında TCK"nın 165. maddesinden beraat ettiğine göre, iyi niyetli olarak kabul edilmesi gereken satın alana ödediği paranın da iade edilmesi halinde, etkin pişmanlık hükümleri uygulanabileceği için TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığından, Olayın oluş saati, suçun işleniş biçimi gözetildiğinde TCK’nın 143. maddesi uyarınca cezanın 1/3 oranında arttırılmasında yasal ve yeterli gerekçe gösterildiğinden tebliğnamedeki hırsızlık suçundan bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...’ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak ONANMASINA, 13.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.