23. Ceza Dairesi 2015/17880 E. , 2016/4732 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu malına zarar verme, hırsızlık
HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2006 yılı ... projesi kapsamında,... İlçesi Köylere Hizmet Götürme Birliği tarafından,... ilçesi ... Mahallesi ile Akköy ve ... Köylerine içme suyu dağıtımı yapılmaya başlandığı, tüm evlere içme suyu sayacı takıldığı, 2007 yılından itibaren birlik meclisince belirlenen metreküp fiyatından su bedellerinin tahsil edilmesine başlandığı; ancak sanıkların, tanzim edilen su ihbarnamelerine rağmen su bedellerini ödememeleri üzerine, tahakkuk eden borçlarını ödemeleri amacıyla ilan yapılmasına rağmen sanıkların, belirlenen süre içerisinde söz konusu su borçlarını ödememeleri nedeniyle 13/10/2010 tarihinde borçlarını tahsil etmek amacıyla kesim tutanağı ihbarnamelerinin gönderildiği ve kesim işlemi yapılarak sanıkların evlerindeki su sayaçlarına su kesimi aparatlarının takıldığı, sanıkların, ise takılan aparatları kırdıkları ve suyu bu şekilde kullanıma açarak kaçak olarak kullanmak suretiyle bu şekilde üzerlerine atılı suçları işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1) Su hırsızlığı suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Su hırsızlığı suçundan sanıklar hakkında kurulan 09/02/2012 tarihli ve 2011/28 esas, 2012/52 karar sayılı beraat hükümlerinin, katılan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay"a gönderilen dava doyasının "02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 Sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun"un geçici 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrasına göre işlem yapılması" için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından mahkemesine aide edilmesi işleminin, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 27/06/2006 gün, 173-169 sayılı kararı karşısında bozma kararı niteliğinde olduğu gözetilerek mahkemece iade sonrasında CMUK"nın 326. maddesi uyarınca yargılamaya devam edilerek bir hüküm tesisi yerine hukuki değerden yoksun biçimde bozulmakla ortadan kalkan önceki hükmün aynen muhafazasına karar verildiği ve ortada temyizen incelenebilecek nitelikte bir hüküm bulunmadığı anlaşıldığından, dosyanın inceleme yapılmaksızın mahalline İADESİNE,
2) 6352 sayılı Kanun"un 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/07/2013 tarihli iade kararı sadece su hırsızlığı suçundan verilen hükümle ilgili olup, daha önce kamu malına zarar vermek suçundan verilen hükümler ile bu hükümlere karşı yapılan temyiz başvurularının geçerli olduğundan, kamu mala zarar vermek suçundan verilen 09/02/2012 tarihli hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34/1, 230 maddeleri ile 1412 sayılı CMUK"un 308/7 maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat ve delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden gerekçesiz karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.