8. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/3533 Karar No: 2019/4922 Karar Tarihi: 3.05..2019
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/3533 Esas 2019/4922 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2018/3533 E. , 2019/4922 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı; 282 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, dava konusu taşınmazın 37,74 m²lik bölümünün hiçbir yasal hakka dayanmaksızın 283 parsel maliki ... ve 387 parsel maliki ölü...mirasçıları tarafından 1994 yılından bu yana kullanıldığını, taşınmazındaki duvarı taşınmazının gerçek sınırına çekmesine davalıların engel olduğundan bahisle davalıların el atmasının önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiş; Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 24.02.2015 tarihli ve 2015/2194 Esas, 2015/2743 Karar sayılı ilamı ile "..davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulması doğru değildir. Davacının temyiz itirazı üzerine resen yapılan inceleme sonucunda hükmün (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 428. maddesi uyarınca" bozulmasına karar verildiği anlaşılmış, bozma ilamındaki husus yerine getirildikten sonra Mahkemece ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin davalı ölü.... mirasçıları yönünden temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2.Davalı ... yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dosya içerisinde mevcut 30.08.2012 tarihli davalı ..."in Jandarma ifade tutanağı ve davacının 3091 sayılı yasa kapsamında Kaymakamlığa olan başvurusu, taraflar arasında dava açılmadan önce de dava konusu taşınmazın ilgili kısmının kullanımı ile ilgili ihtilaf olduğu, davalının ifade tutanağındaki "... ölçüm yapmak için kadastrocu getirdi, ancak benim sınırıma girince ölçüm yapmalarına izin vermedim, kendi arazisini kime ölçtürdüğü beni bağlamaz" vb. söylemlerinden; davalının, davacının duvarı doğru sınıra çekmesine muaraza çıkardığı anlaşıldığından el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, red kararı doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının (2) nolu bentte sayılan sebeplerle davalı ... yönünden kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin davalı ölü... mirasçıları yönünden temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 13/05//2019tarihinde oybirliğiyle karar verildi.