13. Hukuk Dairesi 2017/581 E. , 2019/11703 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, davalıya ait ... plakalı aracın 2/3/2007 tarihinde müvekkili şirketin otoparkına çekildiğini, bu tarihten sonra araç sahibinin aracı almaya gelmediğini, birikmiş otopark ücretini de ödemediğini, buna ilişkin alacağın tahsili için ... 5. İcra Müdürlüğünün 2014/11575 Esas numaralı dosyası ile davalı aleyhine 14.045,00 TL asıl alacak için başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın öncelikle zamanaşımı ve hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini, talep edilen otopark ücretinin mevzuata aykırı olarak tahakkuk ettirildiğini, otoparka çekilen 1972 model aracının 2012 yılında hurdaya ayrılarak sicilden terkin edildiğini, Adalet Bakanlığına ait depo ve garajlarda muhafaza edilen mahcuz mallar için alınacak ücret tarifesi hakkında tebliğ uyarınca, otopark ücretinin aracın satışa esas değerinin %30"unu geçemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalının, aracın davalıya ait otoparkına çekildiği 3/3/2007 tarihinden takip tarihi olan 5/11/2014 tarihinde kadar geçen süre için hesaplanan 14.025,00 TL otopark ücreti alacağı bulunduğunu bildiren bilirkişi raporuna itibar edilerek, davanın kısmen kabulü ile, davalının ... 5. İcra Müdürlüğünün 2014/11575 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 14.025,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, bu kısım yönünden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, muhafaza edilmek üzere davacıya ait trafik otoparkına çekilen aracın yedieminlik ücretinin tahsili için başlatılan icra takibinde yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya incelendiğinde, davalı adına kayıtlı 1972 model ... marka ... plakalı aracın davalı üzerine kayıtlı olduğu, aracın trafik ekiplerince bir site önünde kapıları açık vaziyette terk edilmiş halde bulunduğu, aracın oto hırsızlık biriminde kaydının da bulunmadığının tespiti üzerine iki polis memurunun, site yöneticisi ile çekici sürücüsünün ad ve imzaları bulunan 3/3/2007 tarihli tutanak tanzim edilerek davacıya ait trafik otoparkına çekildiği, bahsi geçen tutanakta davalının imzasının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Aracın trafik otoparkına çekilmesi, bu durumdan haberdar olmayan davalı ile davacı arasında sözleşme bağı kurmaz. Taraflar arasında bir sözleşme bağı kurulmadığı sürece davalı otopark ücreti talep edemez. Bu davada, tarafların iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 526 ve devamı maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme hükümlerine göre çözülmesi gerekir. Davalının talep hakkı ancak, vekâletsiz iş görme hükümlerine dayandırılabilir. Yapılan iş, iş yapanın menfaatine yapılmış olması itibarıyla davalı TBK"nın 530. maddesi uyarınca talepte bulunabilir (Yargıtay 3.HD 17.01.2011-2010/19449 Esas- 2011/72 Karar).
Öte yandan, Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek-14. Maddesinde, trafikten men edilerek alıkonulan araçların sahipleri tarafından 6 ay içinde teslim alınmayan ve aranmayan araçların hazinece satılarak bedellerinin emanet hesabına alınarak, bu işlemler sırasında yapılan masrafların satış bedelinden mahsup edileceği düzenlenmiş olup, bu yasanın uygulanmasına yönelik çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliğinin “Araçları kaldıran ve çekenler ile araç sahiplerinin sorumluluğu” başlıklı 121/b-2. maddesine göre araç sahiplerinin, araçlarının kaldırılıp götürülmesi sebebiyle yapılmış olan bütün masrafları ödemek zorunda olduğu yönünde benzer bir hükme yer verilmiş ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek-14. Maddesinin uygulanmasına ilişkin usul ve işlemler hakkında doğabilecek tereddütleri gidermek amacıyla çıkarılan 03.08.2005 tarih ve 296 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğinin 2. maddesinde satışı yapılan araçların otopark ve çekici ücretlerinin satış bedelinden düşüleceği ve otopark ücreti olarak ödenecek bedelin araç satış bedelinin %25"ini geçemeyeceği belirtilmiştir.
Dava konusu aracın otopark ücretinin ödenmesinde akdi ilişki bulunmasa da davanın tarafı olan davalı vekâletsiz iş görme hükümlerine göre dava konusu yedieminlik ücretinden sorumlu olmakla birlikte, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında asıl sorumluluğun araç sahiplerine ait olması ve yedieminlik işi ile iştigal eden davacının hizmet bedelini en son çare olarak hizmete konu araçların satışı sonrasında, elde edilecek paradan tahsil edebilmesi gerekir. Ne var ki; uyuşmazlığa konu olayda araçların satışı için tanınan yasal 6 aylık süre geçmesine rağmen yediemine tevdi edilen aracın satışının davacı tarafından yapılmadığı dosya kapsamıyla sabittir. Bu durumda yedieminlik işini meslek edinen davacının mevcut mevzuat kapsamında kendisine teslim edilen araçların satışının yapılarak otopark hizmet ücretinin ödenmesi için gerekli girişimlerde bulunması ve bu konuda çaba sarfetmesi gerekir. Aracın yasada belirtilen 6 aylık süreyi aşacak şekilde uzun süre teslim alınmaması (somut olayda 7 yılı aşkın süreyle) sonucu otopark ücretinin aracın değerini aşacak boyutlara kadar ulaşmasında davacının da müterafik kusurunun bulunduğunun kabulü gerekir. Kaldı ki, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler uyarınca araç otopark ücreti olarak ödenecek bedel, aracın satış bedelinin %25"ini geçemeyecektir.
Şu hâlde davacının altı ayın sonunda aracın satışının gerçekleşmesi için çaba harcamayıp, aracı muhafaza etmeye devam etmesinde TBK"nın 529. maddesi hükmü kapsamında davalının yararı olmadığından davacı bu dönem için otopark ücreti talep edemez.
Diğer yandan, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, davacının ... Büyükşehir Belediyesi ... Genel Kurulu tarafından hazırlanan tarifeye göre ücret belirlediği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, Adalet Bakanlığı hacizli malların korunması için uygun göreceği yerlerde depo ve garaj açabileceği gibi, Adalet Bakanlığı Güçlendirme Vakfına da açtırabilir veya işletme hakkını verebilir. Alınacak depo ve garaj ücretleri Adalet Bakanlığınca belirlenir. Bu yerlerin çalışma esas ve usulleri yönetmelikte gösterilir. (2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 88/5 madde.) Adalet Bakanlığı veya Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfınca mahcuz malların muhafazası için depo ve garajlar açılıncaya kadar, özel depo ve garajlarda, Adalet Bakanlığınca çıkartılan ilgili Yönetmelik ve ücret tarifelerinin uygulanmasına devam olunur. (4949 sayılı Kanunun 105. maddesi ile 17.7.2003 tarihinde 2004 sayılı İcra İflas Kanununa eklenen geçici 4. Madde) Adalet Bakanlığına ait depo ve garajlarda muhafaza edilen mahcuz mallar için alınacak ücret tarifesi, her yıl Bakanlıkça belirlenerek Resmi Gazetede yayınlanmaktadır.
Her ne kadar, Adalet Bakanlığınca açılıp işletilen yediemin depoları hakkında uygulanmakta olan ücret tarifeleri sadece Bakanlıkça işletilen yediemin depoları için geçerli ise de, özel yediemin depolarına ilişkin ücret uyuşmazlıklarında da bu tarifedeki kurallardan yararlanılarak sonuca ulaşılmasının hakkaniyete daha uygun düşeceği, Yargıtay İçtihatlarıyla kabul edilmiştir.
Hâl böyle olunca, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda mahkemece, yalnızca ilk altı ay için otopark ücretinin hesaplanması ve bu ücretin aracın satış bedelinin %25’ini geçemeyeceği dikkate alınarak gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, belirtilen hususlar dikkate alınmadan yazılı şekilde aracın otoparkta olduğu tüm dönem için ... Büyükşehir Belediyesi ... Genel Kurulu tarafından hazırlanan tarifeye göre belirlenen otopark ücreti üzerinden karar verilmesi ûsul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.