Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18632
Karar No: 2020/7026
Karar Tarihi: 09.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18632 Esas 2020/7026 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı mirasçı alacaklısı, davalılardan birinin mirası reddettiğini ve kötüniyetle hareket ederek kendisini zarara uğrattığını iddia ederek mirasın reddinin iptalini talep etmiştir. Mahkeme davayı kabul etmiş, ancak temyiz sürecinde yapılan incelemeler sonucunda davalılardan sadece birinin temyiz itirazları reddedilirken diğer davalıların pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu sonucuna varılmıştır. Hüküm bozulmuştur. Kanun maddesi olarak, davanın temeli olan Türk Medeni Kanunu'nun 617. maddesi açıklanmıştır. Bu madde, malvarlığı borcuna yetmeyen bir mirasçının kötüniyetle mirası reddi durumunda alacaklıların veya iflas idaresinin reddin iptali hakkına sahip olduğunu belirtmektedir. Ayrıca, birden fazla mirasçı varsa reddin iptal edilmesi durumunda reddi iptal edilen mirasçının miras payının resmi tasfiyeye tabi olacağı belirtilmektedir.
14. Hukuk Dairesi         2016/18632 E.  ,  2020/7026 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.10.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasçı alacaklısının açtığı mirasın reddinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan mirasçı ... ile geri kalan davalılar tarafından ayrı ayrı istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, mirasçı alacaklısının açtığı mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ...’den alacaklı olduğunu, adı geçen davalının annesi ...’den kalan mirasını 26.06.2014 tarihinde reddettiğini, müvekkilinin o zaman müteahhitlik yapan ...’den daire satın almaya karar verdiğini, bu daire parasını ödemesine rağmen bu kişinin apartmanı yapmadığını ve parayı da iade etmediğini, müvekkilinin adı geçen davalıyı icraya verdiğini ancak hâlâ bir ödeme yapmadığını, davalının sırf müvekkilini zarara uğratmak için mirası reddettiğini, muris üzerine kayıtlı 9 adet taşınmazın daha bulunduğunu ve adı geçen davalının bu taşınmazlardan 55 ada 48 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evde oturduğunu belirterek; mirasın reddinin iptalini talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davanın kabulü ile; “İnebolu Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 26/06/2014 gün ve 2014/216 Esas, 2014/256 Karar sayılı ilamı ile muris ..."den intikal eden mirasın dosyamız davalısı ... tarafından kayıtsız şartsız reddedildiğinin tespit ve tescili şeklindeki mirasın reddinin iptaline” karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılardan ...TC kimlik no’lu ... ve diğer davalılar ... ile ... ayrı ayrı temyiz etmişlerdir.
    1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, hükmü temyiz eden davalılardan ...TC kimlik no’lu ...’in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2) Diğer davalılar ... ile ...’in temyiz itirazlarına gelindiğinde; dava, alacaklıları zararlandırmak amacıyla (kötüniyetle) yapılan reddin iptali isteğine ilişkin olup, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayanmaktadır.
    Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. (4721 sayılı TMK m. 617/1) Şu halde, kötüniyetle redden söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir. (TMK m. 617) Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. İcra takibinin uzun süre devam etmesi, tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra İflas Kanununda gösterilmiştir. (2004 sayılı İİK m. 105 ve 143) Birden çok mirasçının varlığı halinde; reddin iptaline karar verilmesi durumunda, reddi iptal edilen mirasçının miras payının resmi tasfiyeye tabi olur. (TMK. 617/2)
    Somut olaya gelince; dosyada davalılardan ...TC kimlik no’lu ...’in davacısı olduğu İnebolu Sulh Hukuk Mahkemesinin 26/06/2014 gün ve 2014/216 Esas, 2014/256 Karar sayılı ilamıyla murisi ...’den kalan mirası kayıtsız şartsız olarak reddettiğinin tespitine karar verilmiştir.
    Husumet, maddi hukuka göre belirlenen ve dava konusu sübjektif hak ile taraflar arasındaki ilişki olup, sübjektif hakka ilişkin bir davada davacı olma sıfatı aktif husumet olarak; sübjektif hakkın talep edildiği davalı olma sıfatı ise pasif husumet olarak tanımlanmaktadır. Bir davanın tarafları, davaya konu hakka ilişkin taraf olma sıfatına sahip değillerse, başka bir deyişle, davacı olarak gösterilen kişinin taraf sıfatının olmadığının anlaşılması halinde aktif husumet yokluğundan davanın reddine; davalı olarak gösterilen kişinin taraf sıfatının olmadığının anlaşılması halinde ise pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilir.
    Nüfus kayıt bilgilerine göre davalılardan ...TC kimlik no’lu ..., davalı ...’in eşi olup kendisi ile aynı ismi taşıyan diğer davalı ...’in ise babasıdır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden ...TC kimlik no’lu ... dışındaki davalılar tarafından adı geçen muris mirasının reddine dair bir hüküm bulunmadığından mahkemece, bu davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde bu davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılardan ...TC kimlik no’lu ...’in temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bent uyarınca geri kalan davalılar ... ile ...’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi