Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/18696 Esas 2014/9760 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/18696
Karar No: 2014/9760
Karar Tarihi: 22.04.2014

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/18696 Esas 2014/9760 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, işyerinde çalışan bir çocuğa zarar verdiği gerekçesiyle taksirle yaralama suçuyla mahkûm edilmiştir. Sanığın işyerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği için gerekli önlemleri almamış olması, ayrıca ağır ve tehlikeli işler tüzüğü kapsamındaki işyerinde çocuğu çalıştırması nedeniyle asli kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Ancak mahkemece, temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın öngördüğü ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmadığı için hakkaniyete uygun bir ceza verilmemiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 89/1-3-b maddesi (Taksirle yaralama suçu)
- TCK'nın 62/1 maddesi (Asli kusurlu olanın cezalandırılması)
- TCK'nın 53/1 maddesi (Hak yoksunluğu)
12. Ceza Dairesi         2013/18696 E.  ,  2014/9760 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1-3-b, 62/1, 53/1. maddeleri gereğince mahkûmiyet,

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay tarihinde henüz 13 yaşında olan katılanın sanığa ait işyerinde pres makinasını temizlediği sırada elini pres makinasına kaptırması sonucu sol elinin bilekten kesilmesi ile sonuçlanan olayda sanığın işyerinde işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanması için gereken önlemleri almaması, iş makinasında sıkışma yaşanmaması için gereken tedbirleri uygulamaması ve bu sıkışma durumunda makinanın temizlenmesi gerektiğinde yapılması gerekenleri işçilere öğretmemesi, ağır ve tehlikeli işler tüzüğü kapsamındaki işyerinde mağduru çalıştırmaması gerekirken çalıştırması nedeniyle asli kusurlu olduğu mahkemece de kabul edildiği halde, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"’nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’"nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak yerine yazılı şekilde ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi sayılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusur durumuna, lehine hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden anılan madde ile hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün hak yoksunluğuna ilişkin 6. paragrafının hükümden çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.