4. Ceza Dairesi Esas No: 2010/18250 Karar No: 2012/3862 Karar Tarihi: 27.02.2012
Tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2010/18250 Esas 2012/3862 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2010/18250 E. , 2012/3862 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, yaralama HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: A-Sanık ..."ın yaralama suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre hüküm tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu, Anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CMUK"nun 317.maddesi uyarınca sanık ... müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, B-Diğer mahkumiyet hükümlerinin incelenmesine gelince; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık ..."ın tehdit eylemi yönünden, a)Sanığın, katılan Bılkan Ercan"ın güttüğü hayvanlarını olay günü ve öncesinde de sürekli kendi tarlasına sokarak zarar verdiğini savunması karşısında, olayın çıkış sebebi üzerinde durularak TCY’nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin sanık lehine uygulanma olanağı tartışılmadan, yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması, b)Sanığın adli sicil kaydındaki hükümlülüklerin silinme koşullarının oluştuğunun anlaşılması yeniden suç işlemeyeceği kanaatine varılarak cezasının ertelenmesi, tehdit suçunda giderilmesi gereken ölçülebilir; belirlenebilir (somut) maddi bir zarar bulunmaması ve manevi zararın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel teşkil etmemesi karşısında katılanın suçtan kaynaklanan zararlarının giderilmediği biçimindeki, yasal olmayan gerekçe ile CYY.nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 2-Sanık ...’ın yaralama eylemi yönünden ise, a-Gerekçeli karar başlığında sanık ..."ın adının yanlış yazılması suretiyle CYY.nın 232/2-b. Maddesine aykırı davranılması, b-Sanığın suçta kullandığı 1,5 metre uzunluğunda 3 parmak kalınlığında kavak ağacından yapılma sopanın, saldırı ve savunmada kullanmaya elverişli olduğu ve TCY"nın 6. maddesi kapsamında silah niteliğinde bulunduğu gözetilmeden, bilirkişinin sözkonusu sopanın yaralama için özel bir niteliği bulunmadığı ve silah sayılamayacağı biçimindeki yerinde olmayan görüşüne dayanılarak TCY.nın 86/3-e madde ve fıkrasının uygulanmaması, c-Sanığın adli sicil kaydındaki hükümlülüğünün kasıtlı suçtan verilen 10 ay hapis cezası olması karşısında, TCY.nın 51/1-a. maddesi uyarınca hükmedilen hapis cezasının ertelenemeyeceğinin gözetilmemesi, d-Sanığın adli sicil kaydındaki hükümlülüğünün tekerrüre esas olmasına ve koşulları bulunmasına karşın, TCY.nın 58.maddesinin uygulanmaması, Yasaya aykırı katılan sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.