Esas No: 2019/9026
Karar No: 2020/63
Karar Tarihi: 13.01.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Mala zarar verme - Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9026 Esas 2020/63 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/9026 E. , 2020/63 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Van 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.09.2018 tarih ve 2017/291 - 2018/410 sayılı kararı
Suçtan zarar gören : Van İl Emniyet Müdürlüğü
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Mala zarar verme,
Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması
Hüküm : İlk Derece Mahkemesi kararının CMK"nın 280/2.
maddesi gereğince kaldırılarak;
1)TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı
Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
2)TCK"nın 174/1, 43/1, 62, 50, 52, 53, 58/9,
3713 sayılı Kanunun 5/2. maddeleri uyarınca
mahkumiyet,
3)TCK"nın 152/1-a, 152/2-a, 43/1, 62, 53, 58/9, 63,
3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca
mahkumiyet
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde silahların eşitliği ile çelişmeli yargılama ilkeleri doğrultusunda savunmaya yeterli imkan sağlanıp bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme
olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Usulüne uygun olarak duruşmadan haberdar edilmeyen Van İl Emniyet Müdürlüğünün, CMK"nın 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette kamu malına zarar verme suçundan, zarar gören sıfatıyla hükmü temyiz hakkı bulunmakla, bu suça yönelik olarak davaya katılma hakkının bulunduğu, ancak hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan idare lehine, vekilinin ilk derece mahkemesindeki yargılamaya iştirak etmediği nazara alındığında vekalet ücretine hükmedilmemesi yerinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Silahlı terör örgütüne üye olma ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Mala zarar verme suçundan TCK"nın 152/1-a ve 152/2-a maddeleri gereğince tayin olunan cezanın, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca artırıldıktan sonra devamında TCK"nın 43/1-2. maddesi uyarınca artırım yapılması gerekirken TCK"nın 61. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı, sanık müdafii ve katılan ... Emniyet Müdürlüğü vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2)Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde aşağıdaki husus dışında bir isabetsizlik görülmediğinden sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Farklı zamanlarda imal edildiği belirlenemeyen patlayıcı maddeleri örgütün faaliyeti kapsamında gerçekleştirilen eylemlerde kullandığı kabul edilen sanık hakkında patlayıcı madde bulundurma suçunun mütemadi nitelikte olması ve temadinin kesildiği en son bulundurma tarihine kadar gerçekleştirilen eylemlerin tek suç oluşturacağından zincirleme suç hükümlerinin tatbiki imkanının bulunmadığı
gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmek suretiyle fazla cezaya hükmolunması,
Kanuna aykırı olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün ikinci fıkrasının hükümden çıkarılması; hükmün üçüncü fıkrasındaki "7 yıl 16 ay hapis ve 625 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına" ibaresi çıkarılıp yerine "6 yıl 8 ay hapis ve 500 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına" ibaresinin yazılması; hükmün dördüncü fıkrasındaki "6 yıl 11 ay 10 gün hapis ve 520 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına" ibaresi çıkarılıp yerine "5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 416 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına" ibaresinin yazılması; hükmün beşinci fıkrasındaki "520 gün" ve "10.400 TL" ibareleri çıkarılıp yerlerine sırasıyla "416 gün" ve "8.320 TL" ibarelerinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Van 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.