Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/30228
Karar No: 2015/29979
Karar Tarihi: 26.10.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/30228 Esas 2015/29979 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2015/30228 E.  ,  2015/29979 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
    DAVA : Davacı,ücret ve ikramiye alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, görevsizlik kararı verilmiştir.
    Hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibarıyla duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, davalı işyerinde 10.12.2006 tarihinden itibaren karikatürist olarak çalıştığını, 173 hafta boyunca karikatür çizdiğini, işe girişte davalının ... Yönetmeni ... ve Bölgeler Sorumlusu ... ile pazar günleri 10-12 civarında karikatür çizip teslim etmek üzere anlaştıklarını, haftalık çizimlerden başka zaman zaman seçim dönemlerinde, çevre konulu sayfalarda, ramazan sayfalarında, 1. sayfa haberleriyle ilgili olarak çizim yaptığını, her yılbaşında tam sayfa o yılın olaylarını karikatürize ettiğini, hatta son 3 yıldır kendisine ... gazetecilik ödülü verildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti ve asgari geçim indirimi alacaklarını istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davacının serbest karikatüristlik yaptığını, aralarında yazılı veya sözlü bir iş anlaşması bulunmadığını, dava dilekçesinde adı geçenlerin işe alıp çıkarma yetkilerinin bulunmadığını, davacının ismini duyurmak için gazeteciler ... ve ... ile görüşerek karikatürlerinin yayınlanmasını ve bir ücret talebi olmadığını belirttiğini, böylece davacının karikatürlerinin yayınlanarak isminin duyulmasını sağladıklarını, 3,5 yıl gibi bir süre bedelini almadan eseri vermeye devam etmenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının özel sergiler hazırlayan, çeşitli kurum ve kuruluşlara çizimler yapan, serbest çalışan biri olduğunu, çizimlerini Hürriyet binasında yapmadığını, mesaisini şirkete vermediğini ve gazetenin direktifleri doğrultusunda hareket etmediğini savunarak görev itirazında bulunmuş ve davanın reddini istemiştir.
    C) Mahkemenin ilk kararı Dairemizin 2012/10245 esas 2012/39555 karar sayılı ilamı ile özetle ve sonuç olarak “Davacı düzenli olarak gazetenin hafta sonu ve diğer eklerine karikatür çizmek suretiyle davalı şirkete hizmet vermiştir. Taraflar arasındaki işin sürekliliği, hizmet süresinin belirsiz olması, düzenli olarak gazetenin bir bölümünün davacıya tahsis edilerek ayrılan yere çizim yapmasının istenilmesi iş ilişkisinin kurulduğunun açık göstergesidir. Davacının başka bir işverene bağımlı olarak çalıştığı iddia edilmiş ise de ispatlanamadığı, bu nedenlerle işin esasının incelenmesi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesi hatalıdır.”gerekçesiyle bozulmuştur.
    D) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece verilen “taraflar arasında iş ilişkisi bulunmadığı” gerekçesi ile verdiği görevsizlik kararının temyizi üzerine Dairemiz tarafından “Davacının düzenli olarak gazetenin hafta sonu ve diğer eklerine karikatür çizmek suretiyle davalı şirkete hizmet verdiği, taraflar arasındaki işin sürekliliği, hizmet süresinin belirsiz olması, düzenli olarak gazetenin bir bölümünün davacıya tahsis edilerek ayrılan yere çizim yapmasının istenilmesi iş ilişkisinin kurulduğunun açık göstergesi olduğu, davacının başka bir işverene bağımlı olarak çalıştığı iddia edilmiş ise de ispatlanamadığı, bu nedenlerle işin esasının incelenmesi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesinin hatalı olduğu” gerekçesi ile bozulması üzerine yapılan yargılama sonunda “celbedilen Hizmet Döküm Cizelgesi kayıtlarından davacının başka bir işverene bağlı olarak çalıştığının ispatlandığı, bu nedenle taraflar arasındaki ilişkinin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davaya bakma yetkisinin asliye hukuk mahkemelerinin görev ve yetki alanına girdiği anlaşıldığı “ gerekçesi ile tekrar görevsizlik kararı verilmiştir.
    E) Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    F) Gerekçe:
    4857 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasına göre, iş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Ücret, iş görme ve bağımlılık iş sözleşmesinin belirleyici öğeleridir.
    İş sözleşmesini belirleyen ölçüt hukuki-kişisel bağımlılıktır. Gerçek anlamda hukuki bağımlılık işçinin işin yürütümüne ve işyerindeki talimatlara uyma yükümlülüğünü içerir. İş sözleşmesinde bağımlılık unsurunun içeriğini işverenin talimatlarına göre hareket etmek ve iş sürecinin ve sonuçlarının işveren tarafından denetlenmesi oluşturmaktadır. Bağımlılık iş sözleşmesini karakterize eden unsur olup, genel anlamıyla bağımlılık, hukuki bağımlılık olarak anlaşılmakta olup, işçinin belirli veya belirsiz bir süre için işverenin talimatına göre ve onun denetimine bağlı olarak çalışmasını ifade eder.
    İş sözleşmesinde bağımlılık unsurunun içeriğini; işverenin talimatlarına göre hareket etmek ve iş sürecinin ve sonuçlarının işveren tarafından denetlenmesi oluşturmaktadır.
    Eser sözleşmesinde ise işi yapmayı üstlenen, eser meydana getirmekten ibaret bir iş görme edimini borçlanmaktadır. Eser sözleşmesi, bir iş görme borcu doğuran sözleşme olmakla beraber burada önemli olan çalışmanın kendisinden ziyade bu çalışma neticesi ortaya çıkan ve objektif olarak gözlemlenen sonuçtur. İşi yapmayı üstlenen, iş sahibi ile akdi ilişkiye girerken bir sonuç (eser) meydana getirmeyi taahhüt etmektedir. Bu anlamda eser, bir iş görme faaliyetinin maddi veya maddi olmayan sonucudur. Kuşkusuz bağımsız bir varlığı değiştirmeye, işlemeye veya biçimlendirmeye yönelik edimler de eser kavramına dahil sayılır ve istisna sözleşmesinin konusunu oluştururlar. Eser sözleşmesinde ücret belli bir süre çalışıldığı için değil, netice için ödenmektedir. İşi yapmayı üstlenenin, kararlaştırılan zamandan önce taahhüdünü yerine getirmesi, ücret üzerinde herhangi bir etki meydana getirmeyecektir. İş ilişkisinde olduğu gibi kişisel ve hukuki bir bağımlılık yoktur.
    Özellikle bir hizmetin tamamlanması için işi üstlenen ile bu işin belirli bir bölümünü tamamlaması için üçüncü kişiye devredenler arasında imzalanan sözleşmenin eser veya iş sözleşmesi olup olmadığı tartışma konusu olabilir. Bu tür bir ilişkide tarafların meslekleri ve nitelikleri, işin niteliği, tarafların anlaşma şartları dikkate alınarak yorum yapılmalı ve iradeleri ortaya konmalıdır. Tarafların gerçek iradelerinin tespitinde sözleşme hükümleri dikkate alınmalıdır.
    Dosya içeriğine göre ve Dairemiz ilk bozma gerekçesinde belirtildiği gibi, “Davacının kısmi süreli çalışan olarak “home office” yöntemiyle evinde çalıştığı, çalışma süresinin kısmi süreli çalışma şeklinde gerçekleştiği, tarafların kabulünde olduğu üzere davacıyı üç buçuk yıl süreyle bu şekilde çalışmasını sürdürdüğü, iş sözleşmesinin kurulması açısından işin davalı işverenin iş yerinde görülmesi veya onun üretim araçlarıyla yerine getirilmesi şeklinde bir zorunluluk olmadığı, davalı işverenin tüm yurt çapında örgütlendiği, gazeteye haber akışının işyeri dışında görev yapan muhabirler ve diğer çalışanlar tarafından yerine getirildiği de gözden kaçırılmaması gerektiği, davacının düzenli olarak gazetenin hafta sonu ve diğer eklerine karikatür çizmek suretiyle davalı şirkete hizmet verdiği, taraflar arasındaki işin sürekliliği, hizmet süresinin belirsiz olması, düzenli olarak gazetenin bir bölümünün davacıya tahsis edilerek ayrılan yere çizim yapmasının istenilmesi iş ilişkisinin kurulduğunun açık göstergesi olduğu” anlaşılmaktadır. Davacının başka bir işyerinde çalıştığına dair sigortalı kaydının kayden görünmesi sonuca etkili değildir. Zaten davacı kısmi çalışma yapmaktadır ve kayıt bu kısmi çalışmasına engel değildir. Bozmaya uyulmuştur. Taraflar arasında eser sözleşmesi yoktur. Somut uyuşmazlıkta mahkemece, eser sözleşmesinin bulunduğu gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmesi hatalıdır. Bozma gereği işi esasına girilerek karar verilmesi gerekir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi