MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında, ....Köyü, 117 ada 27 parsel sayılı 1381 m2, 117 ada 34 parsel sayılı 1638,29 m2, 130 ada 102 parsel sayılı 2725,72 m2, 110 ada 4 parsel sayılı 683,82 m2, 137 ada 1 parsel sayılı 820,10 m2, 139 ada 11 parsel sayılı 193,36 m2, 139 ada 18 parsel sayılı 214,57 m2 yüzülçümlü taşınmazlar çayır vasfı ile; 141 ada 16 parsel sayılı 392,95 m2 ve 143 ada 5 parsel sayılı 357,69 m2 yüzölçümlü taşınmazlar tarla vasfı ile; 150 ada 27 parsel sayılı 890,71 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, çayır vasfı ile; 153 ada 9 parsel sayılı 9,70 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, çeşme vasfı ile ve 153 ada 24 parsel sayılı 76,23 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe vasfı ile belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı .... Köyü adına, 131 ada 1 parsel sayılı 2278,58 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla vasfı ile belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle dava dışı Abdullah Yıldırım ve Mustafa Yıldırım adlarına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazların tespitin iptali Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Davacı tarafından açılan 2009/88 E. ve 2009/89 E. sayılı davaların, bu dava ile birleştirilmesine, karar verilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda: davacı Hazinenin 139 ada 11 ve 18 ile 153 ada 9 parsel sayılı taşınmazlara açtığı davanın reddine, 139 ada 11, 139 ada 18 ve 153 ada 9 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi ... adına tapuya kayıt ve tescillerine, davacı Hazinenin 117 ada 27, 117 ada 34, 130 ada 10, 137 ada 1, 141 ada 16, 143 ada 5, 150 ada 27 ve 153 ada 24 parsellere açtığı davanın kabulüne, 117 ada 27 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile hali arazi vasfıyla, 117 ada 34 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile tarihi çeşme ve arsası vasfıyla, 130 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile hali arazi vasfıyla, 137 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman vasfıyla, Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 16 ve 143 ada 5 parsel taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile eğrek yeri vasfıyla sınırlandırılmalarına ve özel sicillerine yazılmalarına, 150 ada 27 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman vasfıyla, 153 ada 24 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile tarihi çeşme ve arsası vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı Hazinenin 131 ada 1 parsel sayılı taşınmaza açtığı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, 131 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ait tutanağın tesbit gibi kesinleştirme işlemlerinin yapılmak üzere kütükler devredildiğinden .... Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine, karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından, davalı Köy Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilen taşınmazların Hazineye ait olduğu ve orman olarak tescil edilen taşınmazların ise tarla vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile temyiz edilmiştir.

Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Yörede, 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış ve 23/03/2009 - 22/04/2009 tarihlerinde ilân edilmiş orman kadastrosu ile 12/10/2009 - 11/11/2009 tarihlerinde ilân edilmiş arazi kadastrosu vardır.

İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 137 ada 1 ve 150 ada 27 parsel sayılı taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına, tesbit gibi davalı ... Köy Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilen 139 ada 11 ve 18 ve 153 ada 9 parsel sayılı taşınmazların Hazine adına tescili gereken, Devletin hüküm ve tasarruf altında olan yerlerden olmadığı, 131 ada 1 parsel sayılı taşınmazın dava dışı gerçek kişiler adına tesbit edildiğinden bu parsel yönünden husumet yokluğu nedeni ile ret kararı verilmesinin yerinde olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 12/03/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.