22. Hukuk Dairesi 2016/20300 E. , 2016/21083 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Taraflar arasındaki, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, ücret, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 01.03.2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına kimse gelmedi. Karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, aylık ücret, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacının haftalık fazla çalışma süresinin belirlenmesi noktasında uyuşmazlık vardır.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, salt husumetli davacı tanığ...’ın beyanı esas alınarak, günlük çalışmanın 08:00-19:00 saatleri arasında geçtiği kabul edilmiştir. Ne var ki, salt husumetli tanık anlatımına itibarla sonuca gidilmesi mümkün değildir.
Diğer davacı tanığı...’ın, işverenle husumetinin bulunduğu yönünde dosya içeriğinde bir bilgi bulunmadığı gibi, davalı vekilinin de husumete ilişkin bir iddiası yoktur.
Davalı tanığının ise, davacının çalışma saatleri hakkında bilgisi bulunmamaktadır.
Yukarıda açıklanan hususlar ve tüm dosya kapsamı birlikte nazara alındığında, davacının ara dinlenme süresi düşümü sonrasında günlük çalışmasının dokuz saat olduğu esas alınarak, fazla çalışma ücreti alacağının değerlendirilmesi yerinde olacaktır. Bu yön nazara alınarak, fazla çalışma ücreti alacağı yeniden hesaplanmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.