21. Ceza Dairesi Esas No: 2015/10391 Karar No: 2015/3463 Karar Tarihi: 05.10.2015
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10391 Esas 2015/3463 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Erciş Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2011/167(E) ve 2013/168(K) numaralı kararda, sanık M..H..’ın üzerinde kendi fotoğrafı bulunan ancak diğer sanık H.. H.. kimlik bilgilerine göre düzenlenmiş nüfus cüzdanı kayıp ve değiştirme belgesi ile nüfus cüzdanı çıkarttığı, bu eylemi diğer sanık H.. H.. ile birlikte gerçekleştirdiği belirtilmiştir. Sanıkların suç tarihinin 24.09.2002 olduğu ve suça konu belgenin düzenlenmesi ile gerçekleştiği gözetilerek, sanıklara yüklenen “hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik” suçunun asli dava zamanaşımının gerçekleştiği belirtilmiştir. Bu nedenle, sanıklar hakkındaki kamu davası 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince düşürülmüştür. Kanun maddeleri açıklamaları için ise: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddeleri, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 102/4. maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8. maddesi gösterilmiştir.
21. Ceza Dairesi 2015/10391 E. , 2015/3463 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2013/316580 MAHKEMESİ : Erciş Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 29/04/2013 NUMARASI : 2011/167 (E) ve 2013/168 (K) SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
Sanık M.. H.. yönünden mahallinde kanun yararına bozma yoluna gidilmesi mümkün görülmüştür. Sanık M.. H.."ın, üzerinde kendi fotoğrafı bulunan ancak diğer sanık H.. H.. kimlik bilgilerine göre düzenlenmiş nüfus cüzdanı kayıp ve değiştirme belgesi ile 24.09.2002 tarihinde nüfus müdürlüğüne müracaat ederek nüfus cüzdanı çıkarttığının ve bu eylemi diğer sanık H.. H.. ile birlikte gerçekleştirdiklerinin iddia ve kabul olunduğu olayda, eylem her ne kadar Hasan"ın 28.04.2006 günü nüfus müdürlüğüne müracaatı üzerine ortaya çıkmış ise de; suça konu nüfus cüzdanının 24.09.2002 tarihinde düzenlenip sanık M.. E.. verilmesi, M.. E.. de belirtilen belgeyi hiçbir yerde kullanmadığını savunması ve dosyada 24.09.2002 tarihinden sonra sanıkların bu belgeyi kullandıklarına dair herhangi bir delilin bulunmaması karşısında, eylemin, suça konu belgenin düzenlenmesi ile gerçekleştiği gözetilerek suç tarihinin 24.09.2002 olarak kabulüyle yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK"nun 102/4. maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, suçun işlendiği 24.09.2002 tarihinden iddianame tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanık M.. H.. müdafii ve sanık H.. H.."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri gözetilerek istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 05.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.