Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/14389 Esas 2019/4244 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 107 ada 107 parsel 6.267.339,64 m2 yüzölçümü ve orman vasfı ile ... adına tespit ve tapuda tescil edilmiştir.
Davacılar dava dilekçesinde özetle; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde bulunan 107 ada 107 orman parsel sayılı taşınmazın içerisinde kalan taşınmazlarının 1938 yılından beri babası ... ve onun ölümü ile kendileri tarafından kullanıldığını beyanla yapılan tespitin iptali ve taşınmazın ... varisleri adlarına tescilini talep ve dava etmiştir.
... Kadastro Mahkemesine açılan dava 2013/1 Esasında görülürken, ... Kadastro Mahkemesinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kararı ile kapatılması sonucunda Elbistan Kadastro Mahkemesi 2013/41 Esasına kaydedilmiş ve dava konusu taşınmazın orman vasfı ile ... olarak tespit gördüğü ile 30 günlük askı ilan süresinde dava açılmadığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilerek ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmazın evveliyatının orman olduğu ve çevresindeki ormanlarla bütünlük arz ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosuna itiraz ile tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastro çalışmaları 2003 yılında tamamlanarak 01/01/2003 ile 30/01/2003 tarihleri ve 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesine gereğince orman dışına çıkarılan alanlarda yapılan kadastro çalışmaları 28/02/2013 ile 29/03/2013 tarihleri arasında askı ilanına çıkartılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden ve eylemli halinin de orman niteliğinde olduğu ile ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın üzerinde tarımsal faaliyette bulunulmadığı anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 19/06/2019 günü oy birliği ile karar verildi.