17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/3089 Karar No: 2015/9338 Karar Tarihi: 30.06.2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/3089 Esas 2015/9338 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/3089 E. , 2015/9338 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ... İnşat Ltd.Şti hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için davalı şirkete ait taşınmazı ...İnşaat Ltd.Şti.ne onun tarafından da diğer davalılar ... ve..."e devrettiğinden bu tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı .. Ltd.Şti vekili, müvekkili şirketin taşınmazı raiç bedel üzerinden üzerindeki ipotek ile birlikte satın aldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ... ve ... vekili, müvekkilerinin borçlu şirket ortakları ile yakınlıkları bulunmadığını ve yatırım amacı ile satın alındığını ve davanın reddini istemiştir. Davalı borçlular, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, taşınmazın satış bedeli ile raiç değeri arasında fahiş fark olmadığı ve tasarrufun iptalini gerektirecek somut olayda veriler ortaya konulmadığından bahisle davanın reddine karar vermiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. İİK"nun 280./1 fıkrasına göre malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar verme kasıtıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının, işlemin diğer tarfça bilindiği veya bilinmesi gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptal edilebilir. Somut olayda dosya içerisinde davacı banka tarafından ibraz edilen, borçlu şirkete ait mizan tablosundan davalı ... İnş. Ltd. Şti ile borçlu şirket arasında 2006 yılı itibari ile cari hesap ilişkisinin olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan anılan şirket dava konusu taşınmazı 18.12.2007 tarihinde satın almış bu satışa ilişkin olarak çek dekontları sunmuştur. Sunulan çeklerin tahsil tarihleri bu satıştan önce 02.08.2007, 15.08.2007 ve 22.08.2007 tarihlerinde yapılmıştır. Tacir olan tarafların taşınmazı satın almadan yaklaşık 4 ay önce bedel ödemeleri yaşam deneyimlerine aykıdır. Bu durumda, davalı ...Ltd.Şti"nin, borçlu şirketin mali durumunu ve alacaklılardan mal kaçırma amacını bildiğinin kabulü ile bu tasarrufun iptali gerekmektedir. Ancak dava konusu taşınmaz anılan şirket tarafından diğer davalılara satılmıştır. Tasarrufun iptali davalarında 3. kişinin borçludan satın aldığı malı elinden çıkarması ve iyi niyetli olduğunun anlaşılması halinde İİK’nın 283/2 maddesi uyarınca dava bedele dönüşer ve üçüncü kişinin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle sorumlu tutulması gerekir. Davalılar ... ve ... kötü niyekli olduklarına ilişkin somut bir delil bulunmadığından bu davalılar yönünden davanın reddi ile davalı ... İnş. Ltd. Şirketini taşınmazı elinden çıkardığı 12.08.2008 tarihindeki 1.100,000,00 TL ile sorumlu tutulması gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.