12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/4016 Karar No: 2010/15633 Karar Tarihi: 17.06.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/4016 Esas 2010/15633 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/4016 E. , 2010/15633 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Beyoğlu 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 02/11/2009 NUMARASI : 2009/672-2009/691
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : 17.4.2008 tarih ve 5754 Sayılı Yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 Sayılı Yasanın 93.maddesi "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez." 28/02/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 Sayılı Yasa ile değişik 5510 Sayılı Yasanın 93. maddesine göre; "Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir." Bu yasa İİK.nun 83/a maddesine göre daha özel düzenleme içerdiğinden, takibin kesinleşmiş olması şartıyla 28.2.2009 tarihi ve sonrasında artık borçlunun 5510 Sayılı Yasanın 93.maddesi kapsamındaki gelir-aylık ve ödeneklere ilişkin hacze muvafakati geçerli olacaktır. Somut olayda 28.2.2009 tarihi sonrasında, borçlu tarafından bu kanuna göre haczi yasak olan emekli maaşı üzerine haciz konulmasına muvafakat edildikten sonra, icra müdürlüğünce uygulanan haciz işlemi, anılan yasa hükmü karşısında geçerlidir. Bu düzenleme usule değil, esasa ilişkin olup, İİK.nun 83/a maddesi karşısında özel hüküm sayılır ve öncelikle tatbik edilir. O halde yukarıdaki yasal düzenlemeye göre şikayetin reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.