13. Hukuk Dairesi 2012/29815 E. , 2013/7555 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, annesi ..."in 15/03/2004 tarihinde öldüğünü, dava dışı kardeşi ... ile birlikte mirasçı olduklarını, murisin sağlığında ... ilçesi, ... köyü hudutları içerisinde bulunan 117 ada 7 ve 8 nolu parsellerin kamulaştırma işlemlerini yapması, bedellerini alması ve açılacak davaları takip etmesi için avukat olan davalı ..."u vekil tayin ettiğini, DSİ Genel Müdürlüğü"nce 117 ada 7 nolu parsel için 36.467,50 TL, 8 nolu parsel için ise 37.106,00 TL olmak üzere toplam 73.573,50 TL" nin davalı avukatın ... Bankası şubesinde açılan hesaba yatırıldığını, bu meblağın yarısının kendisine ait olduğunu, davalı avukat ile annesi arasındaki sözleşmeye göre tahsil edilecek meblağın %15"inin avukatlık ücreti olduğunu, 5.518,00 TL avukatlık ücreti düşüldükten sonra kendisine 31.268,17 TL ödenmesi gerektiğini, bu paranın 12.000,00 TL"lik faiz getirisinin de ödenmediğini belirterek 43.268,17 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, tarafına ihtarname gönderilmediğini, faiz istemini kabul etmediğini, muristen ibraname aldığını, ancak mirasçıların bunu fırsat bilerek yeniden dava açtıklarını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 31.268,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, dava tarihine kadar işlemiş faiz olan 12.000,00 TL"nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının ıslah dilekçesi ile istemiş olduğu 5.815,65 TL"nin zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davaya konu uyuşmazlık, davacının murisine ait olan taşınmazda dava dışı DSİ tarafından yapılan kamulaştırma işleminden dolayı murisin payına düşen meblağın, murisin vekili olan davalının hesabına yatırılması nedeniyle, kararlaştırılan vekalet ücreti mahsup edildikten sonra iade edilmediği ileri sürülen paranın, miras hissesi uyarınca davalıdan alınıp davacıya verilmesine ilişkindir. Muris Şadiye Keleş"in veraset ilamının incelenmesinde, murisin 15/3/2004 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak ... Keleş ile dava dışı ... Keleş"i bıraktığı görülmüştür. Davalı vekil tarafından dosyaya 20/08/2003 tarihli ibraname başlıklı belge ile 23/10/2003 tarihli makbuz ve ibraname başlıklı iki adet belge ibraz edildiği görülmüştür. Murise ait imza ve yazı örnekleri üzerinde Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesince inceleme yapılarak rapor tanzim edilmiş, 26/12/2011 tarihli raporda incelenen belgelerdeki imzaların muris Şadiye Keleş"e ait olup olmadığının tespit edilemediği, imzaların önemli materyal unsuru içermediği, karalama tarzında çizgilerden ibaret basit tersimli imzalar olduğu belirtilmiştir. Bu rapordan hareketle davalı vekilin DSİ" den tahsil ettiği kamulaştırma bedellerini hak sahibine ödediğini ispat edemediği gerekçesiyle dosya hesap bilirkişisine tevdi edilerek anılan rapor doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Davalı taraf, raporda belirtilen ve basit tersimli olarak kabul edildiğinden murise ait olup olmadığı tespit edilemedi denilen imzanın aynılarının, muris vefat etmeden önce yine DSİ tarafından ... Bankası hesabına yatırılan paraların bizzat kendisi tarafından çekilmesi esnasında da kullanıldığını, buna ilişkin itirazının değerlen- dirilmediğini, Adli Tıp Kurumunun raporunda, sadece inceleme konusu belgelerden bahsedildiği ancak diğer gönderilen belgelerin karşılaştırılıp karşılaştırılmadığının belirtilmediğini ileri sürerek yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını istemiştir. Adli tıp fizik ihtisas dairesinin raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Hal böyle iken davalının ileri sürdüğü belgeler ilgili yerlerden getirtilip, dosyada mevcut diğer mukayese imzaları ile birlikte Polis Kriminal Laboratuvarı tarafından oluşturulacak uzman bilirkişi heyeti marifetiyle yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor aldırılarak davaya konu ibranemedeki imzanın murise ait olup olmadığının belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nednelerle temyz edilen hükmün davalı yararına bozulmasına, 2. bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.