17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9573 Karar No: 2015/9250
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/9573 Esas 2015/9250 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/9573 E. , 2015/9250 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın yetkisizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı ... Sanayi AŞ vekili, davalı borçlu ...Yatak ve Ev Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine ... takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu araçlarını davalılar ... Teks. Zemin Döşeme Oto Koruma ve Ltd. Şti. ile ...’ye davalı ...’ın davalı ...’e onun da davalı ..."a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ...Mobilya Teks. Zemin Döşeme Oto Koruma ve Ltd. Şti. ile... vekili yetki itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı vekilleri de davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, yetki itirazında bulunan davalılar ve öteki davalıların adreslerinin ... ili içinde olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında, HMK"nin 5 ve devamı maddelerinde düzenlenen yetki kuralları geçerlidir. İptal davaları aynî hakka değil, kişisel hakka dayanan davalardır. Bu nedenle davanın konusu taşınmaz olsa bile taşınmazlara ilişkin kesin yetki kurallarını düzenleyen HMK"nin 12. maddesi hükmü bu davalarda uygulanmaz. 6100 Sayılı HMK.nin yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde tacirler veya kamu tüzel kişilerinin, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilecekleri belirtilmiştir. Bu nedenle gerçek kişiler arasında yetki sözleşmesine cevaz verilmediği anlaşılmaktadır. Somut olayda yetki sözleşmesi alacaklı ile borçlu şirket arasında yapılmış olup geçerli bir sözleşmedir. Ancak 3.kişi ile yapılmış bir yetki sözleşmesi bulunmamaktadır. Diğer yandan borçlu ile 3.kişi zorunlu dava arkadaşı olup birlikte yetki itirazında bulunmamışlardır. Bu nedenle davaya devam edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi yerine yazılı gerekçe ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 29/06/2015 tarihinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere oybirliği ile karar verildi.