17. Hukuk Dairesi 2015/7135 E. , 2015/9241 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Hükmüne uyulan bozma ilamında, İİK"nın 278/III-2. maddesi uyarınca “kendi verdiği malın, aktin yapıldığı sıradaki değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitlerin” bağışlama hükmünde sayılmış ve bu tasarrufların iyi niyet koşulu aranmaksızın iptale tabi olduğunun kabul edildiği, bedel farkının hesaplanmasında satılan taşınmaz üzerinde ipotek ve haciz kayıtlarının bulunduğu hallerde, alıcının taşınmazı bu kayıtlarla yükümlü olarak satın almış olacağı, satışın bunların tamamı üzerinden yapıldığı kabul edilerek, oransızlığın belirlenmesinde, tapu kaydındaki ipotek ve haciz miktarlarının da göz önünde tutulması gerekeceği, lehine tasarruf yapılan üçüncü kişilerin resmi akit tablosunda belirtilen satış bedeli dışında daha fazla ödemede bulunulduğunun banka kayıtları gibi yasal ve geçerli belgelerle kanıtlanmasının da mümkün olduğu, davalı ..."a satışı yapılan 173 ada, 13 parsel sayılı taşınmazda bulunan 8 numaralı meskenin davalıya satılan hissenin tapuda gösterilen satış bedeli ile tasarruf tarihindeki belirlenen gerçek değeri arasında mislini aşan oranda bir değer farkının bulunmadığı, davalı ..."a satılan dava konusu 1127 ada, 10 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 numaralı meskenin satışının yapıldığı gün davalı ... tarafından dava konusu taşınmaz üzerine ipotek tesis ettirilerek kredi kullanıldığının tapu kayıtlarından anlaşılması bakımından ve davalının söz konusu kredi ile taşınmazı aldığını ileri sürmesine karşılık bu iddianın aksinin davacı tarafından ispat edilememesi dikkate alınarak belirlenen gerçek değere göre kredi miktarı ve tapuda gösterilen satış bedeli birlikte değerlendirildiğinde değer farkının oluşmadığının anlaşıldığı, adı geçen davalılar ... ve ... ile borçlu arasında akrabalık, arkadaşlık veya ticari ilişki gibi borçlunun alacaklıdan mal kaçırma ya da alacaklıyı ızrar kastını bilecek kişilerden olduğunun da ispat edilmemiş olması karşında davalı ... ve ... yönünden söz konusu taşınmazlar yönünden davanın reddine karar vermek gerektiği, davalı ..."a satılan dava konusu 924 ada, 129 parsel sayılı taşınmazda bulunan 10 numaralı meskenin tapu kayıtları incelendiğinde üzerinde ipotek takyidatı ile satıldığının görüldüğü, bedel farkının hesaplanmasında satılan taşınmaz üzerinde ipotek ve haciz kayıtlarının bulunduğu hallerde, alıcının taşınmazı bu kayıtlarla yükümlü olarak satın almış olacağı, bu takyidatların satış bedeline ilavesi için ipotek ve haczin davalı 3. kişi tarafından ödenmesi gerekeceği, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin ödenmiş olup olmadığının ve ödenmiş olması halinde kim tarafından ödendiğinin ipotek alacaklısından sorulup belirlendikten sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda satış sırasında ipoteğin mevcut olduğunun banka kayıtları ile anlaşılmış olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, ipotek bedelinin ödenmemiş olduğu durumda dahi satışın ipotekle yükümlü olarak yapılmış sayılacağına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 3,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 29/06/2015 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.