Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/13066
Karar No: 2013/17735
Karar Tarihi: 11.12.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/13066 Esas 2013/17735 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2013/13066 E.  ,  2013/17735 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL



    Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının, 25.7.2000 tarihinde ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu (2004/157 E. sayılı) muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil davasının 10.11.2004 tarihinde kabul edilerek 25 adet taşınmazda davalı adına kayıtlı bulunan bir kısım payların tapu kayıtlarının iptali ile davacının murisi ....adına tesciline karar verildiği, 23.6.2005 tarihinde kararın kesinleşerek anılan payların tek mirasçı olan davacıya intikal ettiği, davacının davalının uzun süredir taşınmazları kullandığını ve semerelerinden faydalandığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve geriye doğru 5 yıl için ecrimisil istekleri ile eldeki davayı açtığı, mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen kararın temyiz incelemesi sonucunda Yargıtayca bozulması üzerine davacının elatmanın önlenmesi isteğini atiye terk ettiği anlaşılmaktadır.
    Davacının kayden maliki olmadığı 1241 parsel sayılı taşınmaz yönünden ecrimisil isteğinin reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
    Davacının öteki temyiz itirazlarına gelince,
    Hemen belirtilmelidir ki, dava konu taşınmazda taraflar paydaştırlar. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil istiyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir.

    Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış bir takım istisnaları vardır. Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır.
    Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz.
    Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı)
    Bilindiği üzere ecrimisil, kötüniyetli zilyedin geri vermekle yükümlü olduğu bir şeyi haksız olarak alıkoyması nedeniyle, hak sahibine ödemekle sorumlu olduğu bir tür haksız işgal tazminatı olup, en azı kira geliri en çoğu ise tam kâr mahrumiyetidir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.02.1990 tarih ve 1989/3–602 Esas 1990/56 karar sayılı ilamında kabul edildiği gibi murisin mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla yaptığı muvazaaya dayanan devir ve temlikler geçersiz olduğundan, davaya konu taşınmazı muvazaalı olarak iktisap eden davalının işgali iyi niyetli sayılamaz ve kendisinden mal kaçırılan davacı, murisin ölüm tarihinden başlayarak dava tarihine kadar geçen süre için ecrimisil isteyebilir.
    Somut olayda, miras bırakan ..."in 18.08.1982 tarihinde öldüğü, bu tarihten itibaren TMK"nun 599. maddesi uyarınca davacının elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası açma hakkının doğduğu, bir kısım taşınmazlar bahçe niteliğinde olup doğal ürün verdiği, 1792 sayılı parsel ise ev, samanlık ve bahçesi niteliğinde olup hukuki semere verdiği bu nedenle intifadan men şartının aranamayacağı, bir kısım taşınmazların uzun süredir kullanılmadığı belirlenmiş olsa da yukarıda belirtilen olgulara göre davacının bu süreçte taşınmazları kullanabilecekken mevcut koşullar nedeniyle kullanamadığı hususları sabittir.
    Hal böyle olunca, 14.7.2006 tarihli satış işlemi de dikkate alınarak; 241, 773, 779, 1628, 1635, 776, 1050, 1145, 1357, 1792, 1890, 318, 461, 474, 480, 641, 675, 817, 826, 846, 850, 889, 913, 917, 962 parsel taşınmazlar bakımından talep doğrultusunda davacının payı oranında belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi