MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat ... geldi, karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile aralarında 24.9.2008 tarihli güvenlik hizmeti alım sözleşmesi imzalandığını, davalının 5510 sayılı kanunu 81. maddesiyle işverene tanınan % 5 teşvik primi nedeniyle hakedişlerinden haksız olarak kesinti yaptığını, 111.851,48 TL" nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, Birleşen dava ile de yeniden aynı nedenlerle kesinti yapıldığını ileri sürerek bu kez 10.000 TL"nın kesinti tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, asıl davanın kabulüne. Birleşen davanın da kısmen kabulü ile 8.848,31 TL nin kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Mahkemenin kabul kararı taraflarca temyiz edilmiş ise de dosya davalısının mahkeme aracılığı ile gönderdiği 22.5.2012 tarihli sulh sözleşmesi başlıklı belgeye göre aralarındaki ihtilafın anlaşmaları doğrultusunda mahkemece karara bağlanmasını talep etmiş olup davalı tarafça ibraz edilen sulh anlaşması çerçevesinde değerlendirme yapılarak karar verilmek üzere dosyanın bozulması gerekmektedir.
2-Bozma nedenine göre tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle kararın taraflar yararına BOZULMASINA, 2.bent gereğince bozma sebebine göre tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 990,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 21.15 TL. temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.