17. Hukuk Dairesi 2020/1805 E. , 2020/4350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 24.01.2017 gün, 2015/11630-2017/107 sayılı "adli yardım talebinin reddine" dair ilamına karşı davacı ... tarafından süresinde itiraz edildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Salıpazarı (Kapatılan) Kadastro Mahkemesi’nin 23/03/2007 tarih, 2005/3-2007/5 sayılı kararının, davacılardan ... tarafından adli yardım talebinde bulunularak temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nce yapılan inceleme sonucu, 14.11.2019 tarih, 2015/11630-2017/107 sayılı ilamla, davacı ...’nın adli yardım talebinin HMK’nın 336/2. maddesi koşullarına uygun bulunmadığından reddine, temyiz harcının tamamlanması için HUMK’nun 434/son maddesi gereğince işlem yapılmak üzere dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar verilmiş, davacı ... tarafından bu karara itiraz edilmesi üzerine dosya Dairemize gönderilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun “Adli yardımdan yararlanacak kişiler” başlıklı 334/1. maddesi “Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler.” hükmünü içermektedir.
6100 sayılı HMK"nın 336/3. maddesine göre; kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebinin bölge adliye mahkemesine veya Yargıtaya yapılması gerekmekte olup davacı Yargıtay"da temyiz incelemesi sırasında adli yardım talebinde bulunabilir.
Diğer yandan aynı Kanun’un 337/2. maddesine göre; adli yardım talebinin reddine ilişkin kararlara karşı, tebliğinden itibaren bir hafta içinde kararı veren mahkemeye dilekçe vermek suretiyle itiraz edilebilir. Kararına itiraz edilen mahkeme, itirazı incelemesi için dosyayı o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye, o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin tek dairesi bulunması hâlinde ise aynı işlere bakmakla görevli en yakın mahkemeye gönderir. İtiraz incelemesi neticesinde verilen karar kesindir.
Anılan bu yasal düzenlemeler gereğince, Dairemizin Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nce davacılardan ...’nın adli yardım talebinin reddine dair vermiş olduğu karara yapılan itirazı incelemeye yetkili olduğu anlaşılmıştır. Davacılardan ...’nın adli yardım şartlarını taşıyıp taşımadığına yönelik dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davacı ...’ya Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan herhangi bir gelir/aylık bağlanmadığı, 4/a emekli sigortalı olan eşi nedeniyle sağlık hizmetlerinden yararlanabildiği, adına kayıtlı araç ve gayrimenkul bulunmadığı, yapılan sosyal ekonomik durum araştırma tutanağına göre ev hanımı olduğu, kirada oturduğu, gelirinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda davacının kendisinin ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, kararın temyiz incelemesinin yapılabilmesi için gereken temyiz harcını kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşıldığından davacı ...’nın adli yardım talebinin reddine dair yapmış olduğu itirazın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ... tarafından adli yardım talebinin reddine dair karara karşı yapılan itirazın KABULÜNE, Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 24.01.2017 gün, 2015/11630-2017/107 sayılı ilamı ile verilen adli yardım talebinin reddine ilişkin kararın KALDIRILMASINA, davacı ...’nın adli yardımdan yararlandırılmasına, davacı ...’nın temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE, 02/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.