15. Ceza Dairesi Esas No: 2021/1559 Karar No: 2021/4971 Karar Tarihi: 17.05.2021
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2021/1559 Esas 2021/4971 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen dolandırıcılık suçuyla ilgili soruşturma sonucunda, şüpheliler Anas Jandie ve Hıdır Eke ile ilgili kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş, ancak müştekinin şikayeti üzerine Yüksek Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozma talebi yapılmıştır. Dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi sonucunda, yapılan soruşturmanın yeterli olmadığı ve araştırmaların eksik yapıldığı tespit edilmiş, Mersin 2. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, Cumhuriyet savcısının ihbar veya başka bir surette bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği belirtilmiştir. Bu n
(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2021/1559 E. , 2021/4971 K.
"İçtihat Metni"
Kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan şüpheliler Anas Jandie ve Hıdır Eke haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/09/2019 tarihli ve 2018/62244 soruşturma, 2019/25295 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Mersin 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 23/10/2019 tarihli ve 2019/5063 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 14/01/2021 gün ve 94660652-105-33-18214-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/01/2021 gün ve 2021-12157 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu. Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, Dosya kapsamına göre, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturmaya konu olayların şüpheliler ile müşteki arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de, müştekinin şikayet dilekçesinde belirttiği müştekinin şirket giderleri için şüpheliye gönderdiği meblağların şirket menfaatine harcanmayıp şüphelinin şahsi menfaati için kullandığına, şüphelinin şirket hesabından şahsi hesabına para transfer ettiğine, şirket müşterilerine yapılan devir işlemlerinin bedellerinin şirket hesabına geçirilmeyip şüphelilerin şahsi hesaplarına geçirildiğine dair iddialara ilişkin olarak şirket muhasebe kayıtları ile iddia edilen para transferleri ile ilgili banka kayıtları usulünce incelendikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, herhangi bir araştırma yapılmaksızın yazılı şekilde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği gözetilmeden, yapılan eksik soruşturma sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itiraz üzerine soruşturmanın genişletilmesi yerine, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, Mersin 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 23/10/2019 tarihli ve 2019/5063 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 17/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.