MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatına ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar ......., katılan ile aralarında yaptıkları satış protokolü uyarınca ...... plaka sayılı aracı 18.000 TL nakit, geri kalan 6.000 TL"sinin de taksitler halinde ödenmesi şartıyla katılana sattıkları, katılandan 18.000 TL"yi peşin olarak alıp ertesi gün saat 10:00 civarında aracın noter satışını vereceklerini söyledikleri; ancak, aracın satış işlemlerini sürekli erteledikleri ve katılana noterden devrini yapmayarak katılanı dolandırdıkları iddiasıyla yapılan yargılama sonucunda; sanıkların savunmalarında, atılı suçu kabul etmedikleri, söz konusu aracı katılana sattıklarını, noter devrini vermek istediklerinde katılanın eşinden boşanma aşamasında olduğunu, araç üzerinde eşinin hak sahibi olmaması için devrini daha sonra almak istediğini, bu nedenle noter devrinin gerçekleşmediğini, bu süreçte şirket işlerinin iyi gitmemesi nedeniyle araç üzerine haciz konulabileceğini öngörerek katılanı uyardıklarını, ancak katılanın aracın devrini almadığını, sonuç olarak da bahse konu araç üzerine vergi dairesi ve bankalar tarafından haciz konulması nedeniyle aracın devrini veremediklerini beyan etmeleri, ..... sayılı ....... göre tescilli araç satışlarının noter vasıtasıyla yapılması gerektiği, bunun dışında yapılan satışların hukuki anlam ifade etmeyeceği ve sanıkların, aracın satışı sırasında katılana yönelik, dolandırıcılık suçunun yasal tanımında belirtilen hileli hareketlerinin bulunduğuna dair bir delil bulunmadığı da gözetilerek, sanıklar hakkında verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonucunda, yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA, 19/01/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.