9. Ceza Dairesi Esas No: 2015/14312 Karar No: 2016/1346 Karar Tarihi: 22.02.2016
Uyuşturucu madde ticareti yapma - kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/14312 Esas 2016/1346 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme tarafından verilen kararda, sanık uyuşturucu madde ticareti yapmak ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkum edildi. İnceleme sonucunda, uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen kararın tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasıyla alakalı durma kararı niteliğinde olduğu ve temyiz incelemesine yer olmadığına karar verildi. Uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna karşı verilen hükümde ise sanığın yasal haklarına saygı gösterilmemesi kanuna aykırıdır denilerek, Anayasa Mahkemesi kararı da dikkate alındıktan sonra infaz aşamasında bu durumların değerlendirilebileceği belirtildi. Sonuç olarak, sanığın suçu sabit görüldü ve verilen hükmün eleştiri dışında bir isabetsizlik içermediği için temyiz itirazları reddedilerek mahkeme kararı onandı. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nın 191. maddesi, 6217 sayılı Kanunun 20. maddesi ve TCK'nın 53. maddesi.
9. Ceza Dairesi 2015/14312 E. , 2016/1346 K. "İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Ağır Ceza Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen karara yönelik incelemede;
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince birinci fıkraya göre hüküm vermeden önce verilen “tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar, sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, temyiz incelemesine yer olmadığına, gereğinin merciince yapılmasına,
2- Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun; (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi kanuna aykırı ise de; hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararı da dikkate alınarak bu hususların infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.