18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/31691 Karar No: 2016/16652 Karar Tarihi: 26.10.2016
Hakaret - tehdit - kasten yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/31691 Esas 2016/16652 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, Sulh Ceza Mahkemesi'nde verilen ve temyiz edilen bir hükümdür. Sanık, tehdit, hakaret ve kasten yaralama suçlarından mahkum edilmiştir. Temyiz isteği reddedilmiş ve mahkemenin verdiği karar onanmıştır. Ancak, sanığın mükerrir olması nedeniyle, mahkumiyetinin tekerrüre esas alınması gerektiği belirtilmiştir. Kanunların uygulanmasıyla ilgili bazı hususlar da kararda yer almaktadır. TCK'nın 53/1-b maddesindeki hak yoksunluğu uygulanamayacak, 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun ise belirli koşulları taşıması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, TCK'nın 58. maddesi ile ilgili olarak, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesine göre en ağır cezayı içeren mahkumiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği vurgulanmıştır.
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen tehdit, hakaret ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış ve yine aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmemiş ise de, mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde re"sen, TCK"nın 53. maddesinin 1 ilâ 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden, bu hususların bozmayı gerektirmediği, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Mükerrir sanık hakkında TCK’nın 58. maddesi uygulanırken, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca en ağır cezayı içeren mahkûmiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, birden fazla hüküm içeren ilamının bütünüyle tekerrüre esas alınması, Kanuna aykırı ve sanık ...’nun temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnamedeki isteme kısmen uygun olarak, tekerrür uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasının sonuna “... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/61-426 sayılı ilamındaki hırsızlık suçundan verilen 2 yıl 1 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınmasına” ibaresinin eklenmesi biçiminde, HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.10.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.