Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/11452 Esas 2016/16619 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11452
Karar No: 2016/16619
Karar Tarihi: 25.10.2016

Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/11452 Esas 2016/16619 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlamalarıyla mahkumiyet kararı verildiği ifade edilmiştir. Ancak, hakaret suçunun oluşabilmesi için sözlerin kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekliliği vurgulanarak, hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca, direnme suçundan verilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi gerektiği, ancak bu durumun gözetilmediği belirtilmiş ve direnme fiilini birden fazla kamu görevlisine karşı işlemesine rağmen ilgili kanun maddesinin uygulanmaması eleştirilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, hakaret suçunun unsurlarının 5237 sayılı TCK’nin 125.maddesi , direnme suçunun unsurlarının ise aynı kanunun 265.maddesi ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11 ve 1412 sayılı Yasa’nın 326/son maddesi olduğu ifade edilmiştir.
18. Ceza Dairesi         2016/11452 E.  ,  2016/16619 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanığın, kavga olayına müdahale eden polis memuru müştekilere hitaben söylediği kabul edilen " O şahısları bırakıp bizi neden sorguluyorsunuz, siz kimsiniz lan" şeklinde ve kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerin, müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi,
    2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2014/8-71 esas, 2016/42 karar nolu ve 09.02.2016 tarihli kararında da benimsendiği üzere, görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan ilk hükümde, sanık hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrildiği ve bu hükmün yalnız sanık müdafii tarafından temyiz edilip Özel Dairece lehe bozulmasından sonra, 5 ay hapis cezası şeklindeki açıklanması geri bırakılan ikinci hükmün, sanığın, denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanması sırasında, CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca, sonuç cezanın adli para cezası olarak hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3- Sanığın direnme fiilini birden fazla kamu görevlisine karşı işlemesine rağmen hakkında TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,
    Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25/10/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.